Gece yarısını geçe, Arnavutköy'ün o meşhur daracık sokaklarında ani bir telaş başladı. Gökyüzünü turuncu bir ışık kapladı ve o an anlaşıldı - tarihi dokusuyla bilinen o güzelim ahşap binalardan biri alevler içindeydi.
İtfaiye ekipleri alarmı alır almaz olay yerine intikal etti ama işte o eski İstanbul sokakları... Daracık, araç girişinin neredeyse imkansız olduğu cinsten. Ekipler yangına müdahale etmekte ilk anda zorlandılar, itfaiye araçları yangın mahalline ancak belirli bir mesafeden yaklaşabildi.
Alevlerin Yükselişi ve Müdahalenin Zorlukları
Yangın, ahşap malzemenin de etkisiyle hızla yayıldı. Rüzgarın da alevleri körüklemesiyle durum daha da ciddi bir hal aldı. İtfaiye ekipleri yangını kontrol altına almak için tam anlamıyla geceyi gündüze kattı.
Komşu binalara sıçramasın diye önlem alındı, çevredeki diğer yapılar boşaltıldı. Bölge sakinleri yangını izlerken büyük endişe yaşadılar - çünkü bu tarihi ahşap binalar birbirine o kadar yakın ki, birinin yanması diğerlerine sıçraması anlamına gelebilir.
Sabaha Karşı Kontrol Altına Alındı
İtfaiye ekiplerinin yoğun çabası sonuç verdi ve yangın sabah saatlerinde tamamen kontrol altına alındı. Ama o ahşap bina maalesef kullanılamaz hale geldi - neredeyse tamamen kül oldu diyebiliriz.
Yangının çıkış sebebi henüz netlik kazanmış değil. Yetkililer inceleme başlattı ama şu an için kesin bir şey söylemek zor. Elektrik kontağı mı, insan hatası mı yoksa başka bir sebep mi - bunlar soru işareti olarak kaldı.
Bu yangın aslında bize şunu bir kez daha hatırlattı: Tarihi ahşap binalar ne kadar güzel olsalar da yangın riski açısından son derece hassaslar. Ve İstanbul'un o dar sokakları yangın müdahalesini gerçekten zorlaştırıyor.