Hani derler ya, 'ateş düştüğü yeri yakar' diye... Bolu'nun Kartalkaya beldesinde tam da bunun acısını yaşayan bir davanın son perdesinde yeni bir sayfa açıldı. Geçtiğimiz yılın son günlerinde, adeta bir kâbusa dönüşen o yangının hukuki sürecinde beklenmedik bir gelişme yaşandı.
Otel yetkilileri olarak tanımlanan üç isim -ismlerini vermeyelim ama- savcılık tarafından 'ibret-i âlem' niteliğinde bir taleple karşı karşıya kaldı. Tahliye edilmeleri isteniyordu. Fakat hakim, beklenenin aksine farklı bir yöne gitti. Adeta 'durun bakalım' dercesine, 'tutukluluk hallerinin devamına' hükmetti. Yani tahliye yok!
Davada Kritik Duruşma: Savunmalar ve İtirazlar
Mahkeme salonunda gerilim oldukça yüksekti. Savcılık, elindeki iddianameyi adeta bir senfoni gibi okurken, sanık avukatları her cümleye itiraz etmek için adeta kılıçlarını çekmişti. 'Müvekkillerimiz hakkında kesinleşmiş bir kanaat oluşmamıştır' minvalinde savunmalar yapıldı. Ancak hakim, tüm bu itirazları 'yerinde görmedi'. Bu, hukuk dilinde 'reddedildi' anlamına geliyor.
Yangının çıkış sebebi hâlâ tam olarak aydınlatılamamış olsa da, savcılık 'tedbirsizlik ve dikkatsizlik' iddialarını oldukça güçlü bir şekilde dile getiriyor. Otelin elektrik tesisatından kaynaklanan bir sorun mu, yoksa insan hatası mı? Bu sorunun cevabı henüz net değil.
Önümüzdeki Süreç Ne Gösteriyor?
Bir sonraki duruşma için tarih bellİ: 25 Ekim. O gün gelene kadar üç sanık tutuklu halde kalacak. Davanın seyri ise hepimizin merakla takip ettiği bir gerilim filmi gibi ilerliyor. Mahkeme, bilirkişi raporlarını ve tanık ifadelerini değerlendirmeye devam edecek.
Yangının söndüğü ama davaların hiç bitmediği bu süreçte, Kartalkaya'nın doğal güzellikleri arasında yaşanan bu trajedi, aslında hepimize 'güvenlik' konusunda ciddi dersler veriyor. Umuyoruz ki adalet tecelli eder ve bir daha böyle acılar yaşanmaz.
