Hani derler ya, zaman her şeyin ilacıdır diye... Ama bazı yaralar var ki, zaman bile geçiremiyor. Bolu'nun gözde kayak merkezi Kartalkaya'da meydana gelen ve hepimizi yasa boğan o korkunç otel yangını -düşünmesi bile insanın içini acıtıyor- davasında yeni bir sayfa açılıyor.
Üçüncü duruşma için artık net bir tarih var: 27 Ekim. O gün, adaletin tecelli etmesini bekleyen yürekler için belki de bir dönüm noktası olacak.
Adalet Yolunda Sabır Testi
Mahkeme süreci -insanın içinde bir ukde olarak kalan- tarafların ifadelerinin alınmasıyla devam ediyor. Savcılık, yangının çıkış nedenlerini ve sorumlularını titizlikle araştırıyor. Yangında hayatını kaybedenlerin aileleri ve yaralılar... Onlar için her duruşma, acıların tazelendiği ama adalet umudunun da yeşerdiği anlamına geliyor.
Otel yetkilileri ve çalışanlarının ifadeleri mahkeme kayıtlarına geçerken, yangın güvenlik önlemlerinin yeterliliği mercek altında. İtfaiye raporları, bina denetim kayıtları -her biri adeta bir puzzle parçası gibi- dosyaya eklenmiş durumda.
27 Ekim'de Neler Bekliyor?
Üçüncü duruşmada, tanık ifadelerinin dinlenmesi ve delillerin değerlendirilmesi planlanıyor. Mahkeme heyeti, yangının teknik boyutlarını anlamak için uzman görüşlerine başvurabilir. Yangın önleme sistemleri, acil çıkış yolları, yangın alarmı -bunların hepsi sorgulanacak.
Avukatlar, müvekkillerinin haklarını korumak için hummalı bir çalışma yürütüyor. Davanın seyri, turizm sektöründeki güvenlik standartlarını da etkileyecek gibi görünüyor. Bu dava sadece bir otel yangınından ibaret değil, aynı zamanda bir güvenlik sınavı.
Yangının üzerinden aylar geçse de, Kartalkaya'daki o kara günün izleri hâlâ taze. 27 Ekim'deki duruşma, sadece bir mahkeme salonunda geçecek bir oturum değil; bir toplumun adalet arayışının da sembolü olacak.
