İstanbul'u son günlerde etkisi altına alan şiddetli lodos, sahillerde adeta bir doğal afet etkisi yarattı. Denizin öfkesi karşısında çaresiz kalan kıyı şeridi, inanılmaz bir manzarayla karşı karşıya kaldı.
Caddebostan'dan Bostancı'ya uzanan sahilde yürüyenler, gördükleri karşısında gözlerine inanamadı. Denizden karaya vuran plastik şişeler, poşetler, ahşap parçaları ve tanımlanamayan atıklar, kıyıyı tam anlamıyla bir çöplüğe çevirmiş durumda.
"Daha Önce Hiç Böyle Görmemiştim"
Sabah yürüyüşü için sahile gelen İstanbullular şaşkınlık içindeydi. "Yıllardır bu sahilde yürürüm," diyor orta yaşlı bir adam, "ama denizin bu kadar çok çöpü kusmasına hiç şahit olmamıştım. İnsan utanıyor bu manzaradan."
Durum gerçekten vahim. Sahil yolu boyunca yürüdüğünüzde, her adımda farklı bir atık türüyle karşılaşıyorsunuz. Plastikler, cam şişeler, balık ağları derken... liste uzayıp gidiyor.
Yetkililer Harekete Geçti Mi?
Belediye ekiplerinin temizlik çalışmalarına başladığı gözlemleniyor ancak iş o kadar büyük ki, bu çöplerle baş etmek saatler, belki de günler sürebilir. Zamanlama da hiç iyi değil - hafta sonu yaklaşıyor ve İstanbulluların en sevdiği sahillerden biri adeta yaşanmaz halde.
Uzmanlar bu durumun sadece bir lodos meselesi olmadığını söylüyor. Aslında deniz zaten atıklarla dolu, lodos sadece gerçeği yüzümüze vuruyor. Düşünsenize, deniz dibinde ne kadar çöp birikmiş ki, biraz rüzgarla hepsi kıyıya vuruyor?
Peki Çözüm Ne?
Geçici temizlik çözüm değil. Asıl mesele, bu atıkların denize ulaşmasını engellemek. İnsanlar olarak hepimizin bu konuda daha duyarlı olması gerekiyor. Yoksa her lodosta aynı manzarayı izlemeye mahkumuz.
Sahildeki bazı vatandaşlar duruma daha farklı yaklaşıyor. "Belki iyi oldu," diye düşünenler var, "en azından denizin içinde neler biriktiğini görmüş olduk. Artık daha dikkatli oluruz."
Gerçek şu ki, doğa bize bir kez daha mesaj verdi. Acaba dinleyen var mı?
