Diyarbakır'da meydana gelen o korkunç otel yangını, bir ailenin hayatını paramparça etti. Sekiz can... Sekiz tane sevdiklerini bir anda kaybeden Güner ailesi, mahkeme koridorlarında adalet arıyor. 'Bizim için artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak' diyorlar, gözlerindeki yaşlar hiç dinmiyor.
O geceyi hatırlamak bile istemiyorlar. Ama unutmaları mümkün mü? Yangın anında yaşanan kaos, çığlıklar, yardım çabaları... Hepsi hafızalarında taze. 'Bir daha asla toparlanamayız' diye ekliyor aile bireyleri, sesleri titreyerek.
Mahkeme Salonundaki Çığlık: 'Neden?'
Duruşmada söz alan aile üyeleri, yaşadıkları acıyı kelimelere dökmekte zorlanıyordu. 'Sabah uyandığımızda sekiz kişi daha vardı aramızda. Akşam...' cümlesini tamamlayamıyorlar. Mahkeme salonundaki herkes, bu insanlık dramı karşısında derin bir sessizliğe bürünüyor.
Yangının çıkış nedeni hâlâ tartışma konusu. Yetkililer soruşturmayı sürdürüyor ama Güner ailesi için cevaplar yeterli değil. 'Binalardaki güvenlik önlemleri neden yetersizdi?' diye soruyorlar, içleri öfkeyle doluyken.
Bir Daha Asla Aynı Olmayacak Hayatlar
Kaybettikleri her bir can, ailenin farklı bir parçasıydı. Kimi genç, kimi yaşlı... Hepsinin ortak noktası, bir daha asla geri gelmeyecek olmaları. 'Artık bayramlar, yemekler, kahkahalar eksik' diye anlatıyorlar, boğazları düğümlenerek.
Mahkeme sürecinin uzaması da ayrı bir yara. 'Adalet tecelli edene kadar bu acıyla yaşayacağız' diyorlar, umutsuzlukları gözlerinden okunuyor. Diyarbakır'da yaşanan bu trajedi, aslında tüm ülkenin yüreğini dağlıyor.
