Amerikan siyasetinin en renkli ve öngörülemez ismi Donald Trump yine gündemi salladı. Bu seferki hedefinde ise dünyaca ünlü finansçı ve hayırsever George Soros var. Trump'ın iddiaları oldukça ciddi: Soros, şiddet içeren protesto eylemlerini bilinçli şekilde finanse ediyor.
Eski başkan, son dönemdeki toplumsal olaylara ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. "Bu protestoların arkasında para var - çok büyük miktarlarda para" diyen Trump'ın ses tonundaki öfke belli oluyordu adeta. Ona göre Soros, ülkeyi kaosa sürüklemek için adeta bir kukla ustası gibi çalışıyor.
Şiddetin Finansörü mü?
Trump'ın iddialarına göre Soros, sadece barışçıl gösterileri değil, doğrudan şiddet eylemlerini destekliyor. "Camları kıran, arabaları yakan, masum insanlara saldıranların arkasında onun parası var" diye konuştu eski başkan. Oldukça sert ifadeler kullandı, hatta bir ara "ülkeyi satmaya çalışıyorlar" bile dedi.
Peki ya kanıtlar? Trump'ın somut deliller sunmaması ise eleştirilere neden oldu. Bazıları bunu siyasi bir hamle olarak görürken, diğerleri "zaten her şey ortada" diyerek Trump'ı destekliyor. Ortada net bir şey varsa o da Amerikan siyasetinin yine kızıştığı.
Tepkiler ve Yorumlar
Trump'ın bu açıklamaları sosyal medyada hızla yayıldı. Taraftarları "sonunda gerçekleri söyleyen biri var" diye tweet atarken, karşıtları ise "komplo teorisi üretmeye devam ediyor" yorumları yaptı. Kimse bu açıklamalara kayıtsız kalmadı, kalamazdı zaten.
George Soros'un temsilcilerinden ise henüz resmi bir açıklama gelmedi. Belki de gelmeyecek - sonuçta Trump'ın benzer suçlamaları daha önce de olmuştu. Ama bu seferki, özellikle şiddet vurgusu nedeniyle daha dikkat çekici.
Amerikan medyası ise konuyu iki uçtan ele alıyor: Bazıları "Trump haklı olabilir mi?" diye sorarken, diğerleri "yine aynı hikaye" diye manşet atıyor. Gerçek muhtemelen ortada bir yerde, ama siyasette gerçekler bazen arka planda kalabiliyor.
Bir kesim ise Trump'ın bu açıklamayla kendi siyasi geleceğini garanti altına almaya çalıştığını iddia ediyor. 2024 seçimleri yaklaşırken, eski başkanın gündemi belirleme çabaları artarak devam edecek gibi görünüyor.
