Washington'daki siyasi hava yine elektriklenmiş durumda. Hem de öyle böyle değil. Dört isim, dönemin en güçlü makamlarından istifa etmiş olanlar, tarihi bir adım attı ve eski patronlarına karşı hukuk mücadelesi başlattı.
Kim mi? Donald Trump'ın birinci döneminde Dışişleri, Savunma Bakanlığı ve diğer kritik birimlerde üst düzey görevler yürütmüş, sonra da istifa etmiş isimler: Mark Esper, James Mattis, Richard Spencer ve bir diğer yetkili. Hepsi aynı noktada buluşuyor: Trump'ın anayasal normları hiçe saydığını iddia ediyorlar.
Davanın Kalbinde Yatan Çarpıcı İddialar
Peki, bu kadar yüksek profilli ismi harekete geçiren ne? Davacılar, Trump'ın görev süresi boyunca, özellikle de 2020 seçimlerinden sonra, devleti kişisel ve siyasi çıkarları için kullanmaya çalıştığını öne sürüyor. Bu, sıradan bir siyasi eleştiriden çok daha ötesi. Hukuki bir metne dökülmüş, ağır suçlamalar içeren bir iddianame.
Esper ve Mattis gibi isimler, askerî kökenleriyle bilinen, geleneksel olarak daha muhafazakâr çizgideki figürler. Onların böyle bir hamle yapması, Washington'da şok etkisi yarattı diyebiliriz. "İçeriden bir isyan" tabiri, belki de durumu en iyi anlatan ifade olur.
Sonuçları Ne Olabilir?
Bu dava, sadece geçmişi yargılamakla kalmayacak. Asıl mesele, gelecekteki başkanlar için bir emsal teşkil etmesi. Davacılar, Trump'ın davranışlarının, gelecekteki herhangi bir başkanın da benzer yollara başvurabileceği tehlikeli bir kapı araladığını savunuyor. Yani, dava sadece Trump'la değil, onun temsil ettiği yönetim anlayışıyla da hesaplaşma niyetinde.
Tabii, Trump tarafından "saçmalık" ve "siyasi bir kumpas" olarak nitelendirilen davaya karşılık vermesi de bekleniyor. Önümüzdeki günlerde, Amerikan siyaset sahnesi ve medyası bu hukuki çekişmenin tüm ayrıntılarıyla çalkalanacak gibi görünüyor.
Son dönemdeki en sıra dışı siyasi davalardan biri daha böylece başlamış oldu. Gelişmeleri yakından izleyeceğiz.
