Dünya ekonomisinin ağır topları, nihayet masanın etrafında oturmayı başardılar. Evet, doğru duydunuz - ABD ve Çin, aylardır devam eden gerilimli pazarlıkların ardından tarihi nitelikte bir ön anlaşmaya vardı.
Bu beklenmedik gelişme, uluslararası piyasalarda adeta elektrik etkisi yarattı. Zira iki dev arasındaki ticaret savaşları, küresel ekonominin belini bükmeye başlamıştı. Şimdi ise yeni bir sayfa açılıyor gibi görünüyor.
Peki Bu Anlaşma Ne Getiriyor?
Aslında detaylar hâlâ netleşmiş değil - ama bildiğimiz kadarıyla, taraflar temel konularda uzlaşmaya varmış durumda. Gümrük tarifelerinden teknoloji transferine, fikri mülkiyet haklarından pazar erişimine kadar pek çok hassas başlıkta ortak payda bulunmuş.
Washington ve Pekin yönetimleri, bu ön mutabakatı resmi bir anlaşmaya dönüştürmek için çalışmalara şimdiden başladı. Ki bence bu hiç de kolay olmayacak. Zira her iki tarafın da iç politikada dengeleri gözetmesi gerekiyor.
Piyasalar Nasıl Tepki Verdi?
Gelişmeyi duyar duymaz, borsalar nefes aldı desem yeri var. Özellikle Asya piyasalarında gözle görülür bir iyimserlik havası esmeye başladı. Yatırımcılar, aylardır bekledikleri bu haberi nihayet almış olmanın rahatlığını yaşıyor.
Ama şunu da eklemeliyim - işin iç yüzü her zaman göründüğü kadar pembe değil. Bu anlaşma, dünya ticaretindeki tüm sorunları bir anda çözecek sihirli bir değnek değil ne yazık ki. Ancak yine de atılmış önemli bir adım.
Finans çevrelerinden gelen ilk yorumlar, bu gelişmenin dolar üzerindeki baskıyı bir nebze olsun azaltabileceği yönünde. İhracatçılarımız için de sevindirici haberler var gibi görünüyor.
Son tahlilde şunu söyleyebilirim: Küresel ekonominin bu iki devi, birbirlerine zarar vermeden nasıl birlikte var olabileceklerini nihayet öğreniyorlar. Umarım bu kez gerçekten kalıcı bir barış dönemi başlar.
