Hindistan, Çin ile olan tartışmalı sınır hattına son derece yakın mesafede bulunan yeni bir hava üssünü resmen hizmete soktu. Ladakh bölgesindeki bu hamle, iki ülke arasındaki askeri dengeleri yeniden şekillendiriyor.
Stratejik Hava Üssünün Konumu ve Önemi
Mudh-Nyoma Hava Üssü, Hindistan tarafından kontrol edilen ve egemenlik tartışmalarına konu olan Ladakh bölgesinde bulunuyor. Yetkililerin açıklamalarına göre, bu yeni üs Çin ile Hindistan arasındaki geçici sınırı oluşturan Fiili Kontrol Hattı'na yaklaşık 25 kilometre mesafede konumlanıyor. Bu son derece yakın mesafe, üssün stratejik önemini bir kat daha artırıyor.
Hava üssünün faaliyete geçmesiyle birlikte Hindistan ordusunun bölgedeki muharebe hazırlık kapasitesinde önemli bir artış bekleniyor. Askeri uzmanlar, bu gelişmenin Hindistan'ın sınır güvenliği açısından kritik bir adım olduğunu belirtiyor.
Üste Konuşlanacak Hava Araçları
Yeni hava üssünün çok yönlü bir operasyonel kapasiteye sahip olacağı bildiriliyor. Savaş uçakları, helikopterler ve nakliye uçakları tarafından kullanılacak olan tesis, bölgedeki hava operasyonlarında önemli bir rol üstlenecek.
Bu gelişme, Hint Hava Kuvvetleri'nin tartışmalı sınır bölgesindeki tepki süresini önemli ölçüde kısaltacak ve lojistik destek imkanlarını genişletecek. Üssün hem savunma hem de saldırı operasyonlarına uygun şekilde tasarlandığı ifade ediliyor.
Bölgedeki Tarihsel Gerilim ve Son Gelişmeler
Çin ile Hindistan arasında Himalaya Sıradağları'nın çevrelediği belirsiz sınır hattı, onlarca yıldır egemenlik tartışmalarına neden oluyor. İki ülke arasındaki gerilim, 2020 yılında yaşanan çatışmayla doruk noktasına ulaşmıştı.
Bu krizi çözmek için yürütülen müzakereler, geçen yıl bir anlaşmayla sonuçlanmıştı. Taraflar, 22 Ekim 2024'te Fiili Kontrol Hattı'nda karşılıklı devriye faaliyetlerinin düzenlenmesi konusunda mutabakata varmıştı.
Bu diplomatik gelişmeyi takiben, 27 Ekim 2024'te Hindistan ile Çin arasında beş yılın ardından ilk kez doğrudan uçuş gerçekleştirilmişti. Hindistan'ın Kalküta kentinden Çin'in Guangcou kentine yapılan bu uçuş, ilişkilerin normalleşme sürecine işaret ediyordu.
Ancak yeni hava üssünün faaliyete geçmesi, bölgedeki askeri dengeleri değiştirirken, aynı zamanda diplomatik ilişkilerde yeni bir test sürecini de başlatmış oldu. İki ülke arasındaki hem işbirliği hem de rekaret dinamiklerinin nasıl şekilleneceği uluslararası toplum tarafından yakından takip ediliyor.