
Dünya Ticaret Örgütü (DTO) için bugünlerde havalar gerçekten güneşli diyebiliriz. Öyle ya, dünyanın en büyük ikinci ekonomisi Çin'in, uzun yıllardır tartışma konusu olan 'gelişmekte olan ülke' statüsünden vazgeçme kararı, Cenevre'de adeta bayram havası estirdi.
DTO Başkanı Ajay Banga'nın bu kararı nasıl karşıladığını soracak olursanız? Sanırım 'kelimenin tam anlamıyla memnuniyetle' ifadesi bile yetersiz kalır. Banga, yaptığı açıklamada bu hamleyi 'küresel ticaret sisteminin sağlığı için son derece olumlu' bulduğunu belirtti. Aslında düşününce, bu Çin için de oldukça cesur bir adım.
Peki Bu Karar Ne Anlama Geliyor?
Gelişmekte olan ülke statüsü, bir ülkeye uluslararası ticaret kuralları karşısında birtakım esneklikler sağlıyor. İthalat kotaları, sübvansiyonlar, yerli sanayiyi koruma gibi konularda... Çin artık bu kolaylıklardan vazgeçiyor. Bu da demek oluyor ki, dünya ticaretinde herkes daha eşit şartlarda yarışacak.
Banga'nın altını çizdiği gibi, bu karar sadece kağıt üzerinde bir değişiklik değil. Aksine, küresel ticaretin geleceğini şekillendirebilecek somut bir gelişme. Zira Çin gibi bir devin bu tür bir adım atması, diğer gelişmekte olan ekonomiler için de örnek teşkil edebilir.
Dünya Ekonomisinde Domino Etkisi Yaratır mı?
Kim bilir? Belki de önümüzdeki yıllarda benzer kararları başka ülkelerden de duyabiliriz. Banga'nın ifadelerinden anladığımız kadarıyla, DTO bu kararı bir 'katalizör' olarak görüyor. Yani tıkanmış gibi görünen bazı uluslararası ticaret müzakerelerine can suyu olabilir.
Ancak şunu da unutmamak lazım: Çin bu kararıyla aslında kendi ekonomik olgunluğunu da tescillemiş oluyor. Yıllardır 'gelişmiş ülke' statüsüne geçmesi gerektiği eleştirilerine verilmiş güçlü bir yanıt bu. Adeta "Evet, artık hazırız" mesajı.
Sonuç olarak, Çin'in bu tarihi kararı hem DTO hem de küresel ticaret için önemli bir dönüm noktası. Bakalım bu yeni dönem, dünya ekonomisine nasıl bir soluk getirecek? Göreceğiz.