Tam da sıcakların kendini iyice hissettirdiği şu günlerde, Türkiye'nin Suriyeli kardeşlerine yönelik desteği tüm hızıyla devam ediyor. Rakamlar konuşuyor: 1 milyonun üzerinde Suriyeli, gönüllü olarak ülkelerine geri dönüş yaptı. Hem de hiçbir zorlama olmadan, kendi istekleriyle...
Kimileri için bu durum şaşırtıcı olabilir. Ama gerçek şu ki, Türkiye'nin insani politikaları sayesinde binlerce aile yeniden yurtlarına kavuştu. "Zorunlu değil, gönüllü" prensibiyle yürütülen bu süreç, uluslararası toplumda da takdirle karşılanıyor.
Nasıl Başardılar?
İşin sırrı, Türkiye'nin istikrarlı ve insani yaklaşımında yatıyor. Şöyle ki:
- Geri dönüşler tamamen gönüllülük esasına dayanıyor
- Dönenler için Suriye'de güvenli bölgeler oluşturuldu
- Altyapı çalışmaları ve insani yardımlar sürüyor
Birleşmiş Milletler verilerine göre, bu geri dönüşler son yılların en büyük kitlesel hareketlerinden biri. Üstelik -ve bu önemli- hiçbir insan hakları ihlali yaşanmadan...
İnsan Hikayeleri
Rakamlar soğuk gelebilir. Ama arkasında binlerce duygu yüklü hikaye var. Örneğin Halep'ten gelen Ahmed ailesi, 5 yıl sonra evlerine dönmenin mutluluğunu yaşıyor. "Türkiye bize kucak açtı, şimdi sıra bizde" diyorlar.
Uzmanlar ise bu sürecin önemini vurguluyor: "Bu sadece bir geri dönüş değil, aynı zamanda bölgede kalıcı barışın temellerinin atılması" diye ekliyorlar. Tabii işin bir de ekonomik boyutu var - geri dönenlerin ülkelerine katkı sağlaması bekleniyor.
Sonuç olarak, Türkiye'nin bu insani çabası hem bölgesel istikrara katkı sunuyor hem de dünyaya örnek oluyor. Peki sizce bu tür girişimler uluslararası toplum tarafından yeterince destekleniyor mu?
