17. İyilik Gemisi Yola Çıktı: Gazzeliler İçin Umut Dalgası Büyüyor!
17. İyilik Gemisi Gazzeliler İçin Yola Çıktı

Tam on yedi oldu. Evet, yanlış duymadınız - Türkiye'den Gazze'ye doğru yola çıkan on yedinci yardım filosu bugün denizlere açıldı. İnsanlık adına yapılan bu anlamlı yolculuk, adeta bir umut ırmağı gibi akıp gidiyor.

Gemiler, tıka basa dolu. Gıda maddelerinden tıbbi malzemelere, giysilerden temel ihtiyaç ürünlerine kadar her şey mevcut. Sanki minik bir yaşam adası yola koyulmuş gibi. Kimi zaman düşünüyorum da, okyanuslar böyle yükler taşıdıkça anlam kazanıyor aslında.

Zorlu Yolculuk, Büyük Hedef

Rotası belli: Önce Mısır'ın El Ariş limanı. Oradan da kara yoluyla Gazze'ye ulaşacak bu hayat kurtaran kargolar. Zorlu bir güzergah ama değmez mi? Bence kesinlikle değer.

Şu anda Gazze'de yaşanan insani kriz gerçekten yürek burkucu. Temel ihtiyaç maddelerine ulaşmak neredeyse imkansız hale gelmiş durumda. İşte tam da bu noktada Türkiye, komşuluk görevini yerine getiriyor diyebilirim.

Sadece Malzeme Değil, Umut Taşıyorlar

Gemilerde sadece fiziksel yardım malzemeleri yok aslında. Her bir konteyner, Türkiye'den Gazze'ye uzanan bir sevgi köprüsü gibi. Belki de en çok ihtiyaç duydukları şey bu - yalnız olmadıklarını hissetmek.

Bu seferki yükün içinde neler yok ki? Un, şeker, pirinç gibi temel gıdalar; ilaçlar, tıbbi cihazlar, ameliyat malzemeleri; çocuklar için kıyafetler, oyuncaklar... Liste uzayıp gidiyor. Sanki bir annenin evlatları için hazırladığı yemek çantası gibi - içinde hem ihtiyaç hem de sevgi var.

Deniz yolculuğu hiç kolay değil. Fırtınalar, dalgalar, beklenmedik engeller... Ama inanın, varış noktasındaki o minik tebessümler için her zorluğa değer.

Dayanışma Ruhu Canlı Tutuluyor

Türkiye'nin bu çabaları aslında çok daha büyük bir resmin parçası. Uluslararası toplumun göz yumduğu bir insani krizde, tek başına mücadele eden bir ülke görüntüsü var. Biraz hüzünlendirici değil mi? Dünya bu kadar büyükken, yardım eli uzatanların sayısı neden bu kadar az?

Yine de umutsuzluğa kapılmamak lazım. Her gemi, her kargo, aslında bir protesto aslında - insanlık onuruna sahip çıkmanın en somut hali. Adeta "Biz sizi unutmadık" diye haykırıyor okyanuslara karşı.

Son bir not düşeyim: Bu yardımlar sadece fiziksel ihtiyaçları karşılamıyor. Aynı zamanda Gazze halkının moralini de yükseltiyor, direnme güçlerine güç katıyor. Bazen bir kutu ilaçtan daha değerli olabiliyor bu his, öyle değil mi?