Hava soğuk, bekleyiş ise bir hayli gergin. Afad'ın İslahiye'deki lojistik merkezinde hummalı bir çalışma var. Sanki zamanla yarışılıyor gibi. Herkesin yüzündeki ifade aynı: "Acilen yola çıkmalıyız."
20 tırdan oluşan dev konvoy, Mısır üzerinden Gazze'ye ulaşmak için adeta çırpınıyor. İçlerinde neler yok ki? Gıda, ilaç, tıbbi malzeme... İnsan hayatına dokunacak her şey.
Son Rötüşlar ve Beklenen An
Afad yetkilileriyle yaptığım kısa görüşmede hissettiğim şu: Her şey hazır, tek eksik yeşil ışık. Mısır makamlarıyla yapılan görüşmelerde sona gelinmiş durumda. Kim bilir, belki de bu satırları okurken yola çıkmışlardır bile.
Şöyle bir etrafa bakıyorum da - tır şoförleri sabırsız, görevliler tedirgin. Ortak hissiyat belli: "Oradaki insanlara ulaşmak." Zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz böyle anlarda.
Geçmişten Bugüne Yardım Köprüsü
Türkiye'nin bölgeye yönelik yardımları aslında yeni değil. Daha önce de 34 uçak dolusu insani yardım iletmişti bölgeye. Ama bu sefer farklı - kara yoluyla, daha fazla malzeme, daha hızlı ulaşım.
Bir düşünün: Rafah Sınır Kapısı'ndan içeri girebilmek için verilen mücadele. Bazen diplomatik görüşmeler, bazen lojistik zorluklar... Ama pes etmek yok.
İşin iç yüzü şu: Bu sadece malzeme taşımak değil. Bu, insanlığa olan inancı taşımak. Bölgedeki masum insanlara "Yalnız değilsiniz" demenin en somut yolu.
Son dakika gelişmeleri takip ediyoruz. Afad'ın sosyal medya hesaplarından yapılacak açıklamaları bekliyoruz. Umarım yakın zamanda "Yola çıktılar" haberini alırız.
Bazen insan düşünmeden edemiyor - keşke böyle yardım konvoylarına hiç gerek kalmasa. Ama gerçekler acı: Gazze'de insani kriz her geçen gün derinleşiyor. Ve Türkiye, bu konuda üzerine düşeni yapmaya kararlı görünüyor.
