Şafak sökmeden, Çanakkale'nin Ayvacık sahilinde alışılmadık bir hareketlilik vardı. Gün doğmadan yapılan operasyon, tam 42 kişinin umut yolculuğunu yarıda kesti. İşte o anlar...
Jandarma ekipleri, adeta bir balıkçı tekneleri filosu gibi sahile dizilmiş durumdaydı. Aslında her şey, bölgedeki istihbarat çalışmaları sayesinde başlamıştı. Gözlerden uzak bir koyda toplanan bu insanlar, denizin öteki yakasına ulaşma hayali kuruyorlardı.
Operasyonun Perde Arkası
Gece yarısından sonra başlayan harekat, tam olarak 04:30'da sonuç verdi. Jandarma timleri, sahile yaklaşırken göçmenlerin henüz teknelerine binemediğini fark etti. Bu belki de onlar için bir şans oldu - çünkü Ege'nin soğuk sularında neyle karşılaşacaklarını kimse bilemezdi.
Yakalanan 42 kişinin tamamı sağlık kontrolünden geçirildi. İşin ilginç yanı, aralarında kadın ve çocukların da bulunmasıydı. Hepsi farklı ülkelerden gelmişti ama aynı hayali paylaşıyorlardı: Daha iyi bir yaşam.
Göçmenlerin İfadeleri Şaşırttı
İfadelerde ortaya çıkan detaylar gerçekten düşündürücü. Bir kısmı, kendilerine "Avrupa'ya güvenli geçiş" vaat edildiğini söylüyor. Oysa Ege denizi, bu tür küçük tekneler için oldukça tehlikeli olabiliyor. Geçmişte yaşanan trajediler hala hafızalarda taze.
Operasyon sonrası yapılan açıklamada, göçmenlerin İl Göç İdaresi Müdürlüğü'ne sevk edildiği belirtildi. Yasal işlemlerin başlatıldığı ifade edildi. Ancak asıl mesele, bu insanları bu yolculuğa iten nedenler değil mi?
Çanakkale Valiliği'nden yapılan açıklama, göçmen kaçakçılığıyla mücadelenin kararlılıkla sürdürüleceğini vurguladı. Fakat bu, buzdağının sadece görünen kısmı. Her gün onlarca benzer girişim engelleniyor ama denizlerdeki bu "umut yolculuğu" bitmek bilmiyor.
Belki de asıl sorulması gereken soru şu: İnsanlar neden hayatlarını tehlikeye atarak bu yolculuğa çıkıyor? Bu operasyon bir zafer mi, yoksa daha büyük bir sorunun küçük bir parçası mı? Cevabı herkesin kendi vicdanında...
