Hava sıcak, güneş yakıcı... Bursalılar olarak hepimizin aklında aynı soru: Acaba suyumuz ne durumda? Cevap hiç de iç açıcı değil, maalesef.
Bugünlerde Bursa'nın barajları adeta birer çölü andırıyor. Rakamlar öyle gösteriyor ki, durum sandığımızdan çok daha vahim. Gelin hep birlikte bu çarpıcı tabloyu inceleyelim.
Barajlardaki Acı Tablo
Doğancı Barajı'ndaki durum gerçekten içler acısı. Yüzde 24.33'lük doluluk oranıyla adeta son nefesini vermek üzere. Bu oran, geçen yılın aynı dönemine kıyasla neredeyse yarı yarıya düşmüş durumda. Su seviyesi o kadar düşük ki, barajın dibindeki toprak katmanları bile gözle görülür hale gelmiş.
Nilüfer Barajı ise biraz daha iyi durumda diyebiliriz - en azından karşılaştırma yapabileceğimiz kadar. Yüzde 43.39'luk doluluk oranıyla, Doğancı'ya göre nispeten daha 'şanslı' görünüyor. Ama sakın aldanmayın, bu oran da aslında oldukça düşük.
Peki Ya Diğer Barajlar?
Kentin diğer su kaynaklarına baktığımızda tablo pek değişmiyor:
- Çamlıdere Barajı: Yüzde 25.41
- Göksu Barajı: Yüzde 29.12
- Arıkbaşı Barajı: Yüzde 28.56
Bu rakamların hepsi aslında bize aynı şeyi söylüyor: Bursa'da su sıkıntısı kapıda!
Geçen Yıla Göre Durum Ne?
Geçen senenin aynı dönemini düşününce, insanın içi burkuluyor doğrusu. 2023'te Doğancı Barajı yüzde 45.71 doluyken, bu sene bu oran neredeyse yarıya düşmüş. Nilüfer'de ise durum biraz daha farklı - geçen sene yüzde 36.35 olan doluluk, bu sene yüzde 43.39'a çıkmış. En azından bu konuda küçük bir sevincimiz var.
Ancak genel tabloya baktığımızda, Bursa'nın barajlarındaki toplam doluluk oranı yüzde 28.70'lerde seyrediyor. Bu da demek oluyor ki, barajlarımızın dörtte birinden bile azı dolu.
Peki Bu Ne Anlama Geliyor?
Aslında rakamlar korkutucu derecede net: Eğer yağışlar beklenen seviyede olmazsa, önümüzdeki günlerde ciddi su sıkıntısı yaşayabiliriz. Uzmanlar, "tasarrufun artık bir tercih değil, zorunluluk olduğunu" sık sık vurguluyorlar.
Şehirdeki suyun neredeyse tamamı bu barajlardan sağlanıyor. Yani her damlanın kıymetini bilmek zorundayız. Muslukları gereksiz yere açık bırakmak, araba yıkamak, bahçe sulamak... Bunlar artık lüks sayılır.
Sonuç Olarak...
Durum ciddi, evet. Ama umutsuz değiliz elbette. Yağmur duasına çıkmayı önermiyorum tabii ki, ancak her birimizin üzerine düşen görevler var. Suyu idareli kullanmak, israfı önlemek, çevremizdekileri bilinçlendirmek... Bunlar hepimizin yapabileceği şeyler.
Unutmayalım ki, su hayattır. Ve Bursa'nın suyu, maalesef hızla tükeniyor. Şimdi harekete geçme zamanı!
