İklim değişikliği denen o amansız gerçekle boğuştuğumuz şu günlerde, Emine Erdoğan'ın sesi adeta bir umut melodisi gibi yankılandı. Uluslararası Sıfır Atık Forumu'nda konuşan Cumhurbaşkanı'nın eşi, meselenin aciliyetini o kadar içten anlattı ki, insan ister istemez 'Artık harekete geçme zamanı!' diye düşünüyor.
Foruma katılanları şöyle bir selamladıktan sonra -ki bu samimi tavrı hemen fark ediliyor- sözlerine şöyle devam etti: "Biz aslında gelecek nesillerden ödünç aldığımız bu dünyada misafiriz. Ve kim misafir olduğu evi kirletir ki?"
Küresel Sorun, Yerel Çözümler
İklim krizi öyle bir dert ki, sınır tanımıyor. Erdoğan'ın da vurguladığı gibi, "Birimizin attığı çöp başka birimizin bahçesinde bitiyor." Tam da bu yüzden uluslararası iş birliği şart. Yoksa tek başına mücadele, fırtınada kürek çekmeye benziyor.
Foruma tam 147 ülkeden katılım olması ise umut verici. Düşünsenize, neredeyse dünyanın dört bir yanından insanlar aynı kaygıyla bir araya gelmiş. Bu, aslında meselenin ciddiyetini gösteren en çarpıcı detaylardan biri.
Türkiye'nin Sıfır Atık Hamlesi
Emine Hanım'ın başlattığı Sıfır Atık Projesi meğerse ne büyük işler başarmış! Rakamlar konuşuyor:
- 700 milyon tonun üzerinde hammadde ekonomiye kazandırıldı
- 5 milyar liranın üzerinde tasarruf sağlandı
- 4 milyon ton sera gazı salınımı önlendi
Bunlar sadece sayılardan ibaret değil aslında. Her rakamın arkasında daha temiz bir nefes, daha yeşil bir park, daha sağlıklı bir gelecek var.
"Biz aslında unuttuğumuz bir şeyi hatırlıyoruz" diyor Emine Erdoğan. "Atık diye bir şey yok, değerlendirilmeyen kaynak var." Bu bakış açısı değişikliği, belki de tüm meselemin özü.
Gelecek İçin Umut
Foruma gençlerin yoğun ilgisi ise en sevindirici kısım. Emine Hanım'ın dediği gibi, "Gençlerin bu işe sahip çıkması, torunlarımıza bırakacağımız dünyanın garantisi gibi."
Peki ya sonrası? Erdoğan'ın mesajı net: "Yolculuğumuz devam ediyor." Çünkü sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek, bitmeyen bir yolculuk aslında. Her gün yeni bir adım, her ay yeni bir hedef...
Foruma BM Genel Sekreter Yardımcısı ve diğer üst düzey yetkililerin katılımı da meselenin küresel önemini gösteriyor. Meğer dünyanın dört bir yanında aynı kaygıyı taşıyan, aynı umutla çalışan insanlar varmış.
Emine Erdoğan'ın şu sözleri ise akılda kalıcı: "Doğa bize değil, biz doğaya muhtacız." Belki de tüm mesele bu basit gerçeği hatırlamakta yatıyor.
