Gökovalılar Nefes Aldı: Doğa Katliamına Son Veren Karar! Taş Ocakları Kapatıldı
Gökovası'ndaki Taş Ocakları Doğa için Kapatıldı!

Sonunda oldu! Uzun süredir Gökovalılar'ın kabusu haline gelen, doğayı adeta bir savaş alanına çeviren o taş ocakları artık tarih oldu. Resmi gazetede yayınlanan kararla, bölgedeki faaliyetler durduruldu. İnsanların ciğerlerine dolan o kesif toz bulutu nihayet dağılıyor.

Kim derdi ki bu güzellikler diyarı, birkaç işletmenin insafına kalacak? Gökovası – ki cennetten bir köşe sayılır – mermer ocaklarının gürültüsüyle inliyordu. Doğa ananın ciğerleri sökülüp atılıyor, yemyeşil ormanlar gri bir ölüme terk ediliyordu. Yöre halkı ise çaresizce seyrediyordu bu vahşeti.

Mücadele Yıllar Sürdü Ama Sonuç Geldi

İnsanlar pes etmedi, asla! Köylüler, aktivistler, hatta önünden geçen vatandaşlar... Hepsi tek yürek oldu. Dilekçeler yağdı yetkililere, imza kampanyaları düzenlendi, sosyal medyada konu gündem oldu. "ÇED gerekli değildir" denilerek kolayca verilen o izinler, aslında nasıl da büyük bir yanılgıymış meğer.

Mahkemeye taşındı olay. Danıştı, düşündü, etraflıca inceledi ve nihayetinde doğruyu gördü. Çevresel Etki Değerlendirmesi olmadan verilen izinler hukuka aykırı bulundu. Yani, kanunlar aslında doğadan yana – sadece uygulamak gerekiyormuş.

Peki Şimdi Ne Olacak?

Ocaklar kapandı ama geride koca bir yara var. Doğa kendini toparlayacak mı? Uzmanlar iyimser: "Ekosistem inanılmaz bir direnç gösterir" diyorlar. Yeter ki ona şans verilsin. Toprak yeniden canlanacak, kuşlar geri dönecek, ağaçlar filizlenecek. Belki hemen değil, ama zamanla...

Bu karar sadece Gökovası için değil, tüm Türkiye için bir emsal teşkil ediyor aslında. Doğayı hiçe sayan, sırf kâr uğruna her şeyi mübah gören anlayış artık sorgulanıyor. İnsanlar daha bilinçli, daha hassas. Ve kanunlar – eğer doğru uygulanırsa – onların yanında.

Gökovalılar şimdi derin bir nefes alıyor. Yeniden temiz hava, yeniden huzur, yeniden yaşanabilir bir çevre... Umarım bu ders, benzer durumdaki diğer bölgeler için de bir umut ışığı olur. Doğa kazanırsa, hepimiz kazanırız sonuçta.