İstanbul'da suyun durumu hiç de iç açıcı değil, maalesef. Sanki yaz mevsimi hiç bitmemiş gibi, ekim ayının ortalarındayız ama barajlardaki rakamlar adeta içimizi karartıyor.
İSKİ'nin paylaştığı en güncel verilere göre, 19 Ekim itibarıyla İstanbul'un barajlarındaki doluluk oranı sadece %33,65 seviyesinde. Bu rakamı duyunca insan ister istemez 'Acaba yanlış mı okudum?' diye düşünüyor ama gerçek bu.
Baraj Baraj Dökülen Rakamlar
Ömerli Barajı %33,27, Pabuçdere %5,28, Sazlıdere ise %3,84 doluluk oranıyla en kötü durumdaki barajlarımız. Sazlıdere'nin durumu öyle vahim ki, neredeyse tamamen çekilmiş durumda desek yanlış olmaz.
Peki ya diğerleri? Elmalı %27,92, Darlık %40,27 ve Terkos %36,91 oranlarıyla aslında pek de iyi durumda sayılmazlar. Terkos'taki durum özellikle beni şaşırttı, çünkü normalde bu mevsimde çok daha yüksek olmasını beklerdik.
Geçen Yıla Göre Durum Daha mı Kötü?
Kesinlikle! Geçen yılın aynı döneminde barajlarımız %41,35 doluydu. Yani neredeyse %8'lik bir düşüş var. Bu fark küçük gibi görünebilir ama milyonlarca insanın yaşadığı bir şehir için aslında devasa bir kayıp.
Yağışların azlığı da cabası. Bu yıl yağan yağmur, geçen yıla göre ciddi anlamda düşüş gösteriyor. Sanki bulutlar bile İstanbul'dan kaçmış gibi.
Peki Ya Melen ve Yeşilçay?
İstanbul'un can simidi olan bu iki kaynaktan günlük 1 milyon 783 bin metreküp su alınıyor. Bu rakam kulağa çok geliyor olabilir ama İstanbul'un devasa nüfusunu düşününce aslında ne kadar yetersiz kaldığını anlayabiliriz.
Şehre verilen toplam su miktarı 2 milyon 998 bin metreküp seviyesinde. Yani İstanbul, su ihtiyacının önemli bir kısmını hala bu iki kaynaktan karşılıyor.
Su Tasarrufu Artık Bir Tercih Değil, Zorunluluk
Durumun ciddiyetini anlatmaya kelimeler yetmez gerçekten. Muslukları gereksiz yere açık bırakmamak, damlayan muslukları tamir ettirmek, bulaşık ve çamaşır makinelerini tam doluyken çalıştırmak... Bunlar artık sıradan öneriler değil, hayati tedbirler.
Kurak günler bizi bekliyor gibi görünüyor. Umarım önümüzdeki günlerde yağışlar artar da bu karanlık tablo biraz olsun aydınlanır. Yoksa gerçekten zor günler bizi bekliyor olabilir.