Her yıl olduğu gibi bu yıl da gözler takvimlerde aynı tarihi arıyor: 19 Eylül. Evet, yanlış duymadınız - Gaziler Günü için geri sayım başladı bile. Peki bu özel gün nereden çıktı dersiniz? İşte size hiç bilmediğiniz detaylar...
Aslında her şey 1921 yılında Sakarya'da yaşanan o destansı mücadeleyle başlıyor. Mustafa Kemal Atatürk'ün başkomutan olarak ordularının başına geçtiği ve tam 22 gün 22 gece süren o kritik meydan muharebesi. Türk milletinin kaderini değiştiren o dönüm noktasından tam bir yıl sonra, 19 Eylül 1922'de, Büyük Taarruz'un başarıyla sonuçlanmasının ardından Atatürk'e hem gazilik unvanı hem de mareşallik rütbesi veriliyor.
Peki Neden 19 Eylül?
İşte burası önemli! 2002 yılına kadar sadece 'Şehitler Günü' olarak anılan bu özel tarih, TBMM'de alınan çok önemli bir kararla değişiyor. Kanun teklifinin kabul edilmesiyle artık sadece şehitlerimizi değil, gazilerimizi de aynı tarihte anmaya başlıyoruz. Yani 19 Eylül artık hem Gaziler Günü hem de Atatürk'ün mareşallik unvanını aldığı gün olarak tarihteki yerini alıyor.
Kimileri için sadece bir tarih belki ama aslında öyle değil. Düşünsenize, vatanı için canını ortaya koymuş, cepheden cepheye koşmuş, belki kolunu belki bacağını kaybetmiş ama yine de gururla ayakta duran insanların günü bu. Onları anmak, hatırlamak ve minnet duygularımızı göstermek için mükemmel bir fırsat.
Peki Bu Yıl Hangi Güne Denk Geliyor?
2024 takvimine baktığımızda, 19 Eylül'ün perşembe gününe denk geldiğini görüyoruz. Resmi tatil olmamasına rağmen - evet, maalesef resmi tatil değil - tüm yurtta çeşitli anma törenleri ve etkinlikler düzenleniyor. Okullarda özel programlar, meydanlarda törenler, gazilerimize yönelik ziyaretler... Kısacası, unutmamamız gereken bir gün.
Aslında düşününce, sadece bir gün mü yetmeli? Bence hayır. Onlar vatanları için canlarını hiç düşünmeden feda ettiler, bizler de en azından yılda bir kez de olsa onları hatırlamalı ve çocuklarımıza bu değerli mirası anlatmalıyız. Gazilerimiz - onlar bizim canlı tarihimiz, yaşayan efsanelerimiz çünkü.
Bu yıl 19 Eylül'de, belki bir gazi yakınınızı arayıp hatırını sorabilir, belki çocuğunuza o günün anlamını anlatabilirsiniz. Küçük bir tebessüm bile onlar için dünyalara bedel çünkü. Unutmayalım, unutturmayalım...
