Atatürk'ün Selanik'teki Evi İçin Çağrı: Tarihe Sahip Çıkma Zamanı!
Atatürk'ün Selanik'teki Evi İçin Kritik Uyarı

Şimdi tam zamanı diye düşünüyorum insan - tarihimizin bu unutulmuş hazinesine sahip çıkmanın tam sırası. Ertuğrul Adatepe, yani Atatürk'ün manevi kızı Ülkü Adatepe'nin oğlu, öyle bir çağrı yaptı ki insanın içini acıtıyor gerçekten.

Selanik'teki o ev - evet, Mustafa Kemal'in doğduğu, büyüdüğü o müze ev - bakımsızlıktan neredeyse harabeye dönmüş durumda. Adatepe'nin anlattıklarına göre durum hiç de iç açıcı değil. "Restorasyon için Yunanistan'dan izin çıkmıyor" diyor ve ekliyor: "Bakımsızlıktan çürümeye yüz tutmuş durumda."

Tarih Yokoluyor ve Biz Seyrediyoruz

Düşünsenize, bir ulusun kaderini değiştiren adamın doğduğu ev yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Bu nasıl bir vefasızlık? Adatepe haklı olarak isyan ediyor: "Atatürk'ün evine sahip çıkmaya davet ediyorum!" diye haykırıyor adeta.

Aslında mesele sadece bir bina değil - haşa. Bu, bir milletin hafızası, bir devletin kuruluş hikayesinin en canlı tanığı. Kaybetmeye tahammülümüz yok, olmamalı.

Uluslararası İlişkilerde Tıkanıklık

İşin diplomatik boyutu da var elbette. Yunanistan'ın restorasyon iznini neden vermediği konusu kafalarda soru işareti. Acaba siyasi gerilimler mi engel oluyor, yoksa bürokratik bir kısır döngü mü söz konusu? Kim bilir...

Adatepe'nin dediği gibi: "Yunanistan'dan gerekli izinler bir türlü çıkmıyor." Bu kadar net işte. Peki ya çözüm? O da net: "Türkiye'nin devreye girmesi gerekiyor."

Belki de artık diplomasi masasında bu konunun daha güçlü şekilde dile getirilmesi zamanı gelmiştir. Ne dersiniz?

Sonuç olarak - bu ev sadece Türkiye'nin değil, aslında insanlık tarihinin bir parçası. Yok olup gitmesine izin vermek hepimizin ayıbı olur. Ertuğrul Adatepe'nin çağrısına kulak vermek boynumuzun borcu.