
İstanbul'un kültür hayatı dün gece gerçekten nefes kesici bir olaya tanıklık etti. Moskova'nın efsanevi Bolşoy Tiyatrosu, tamı tamına 350 sanatçıdan oluşan muazzam kadrosuyla şehrimizdeydi ve performanslarıyla izleyenleri büyüledi.
Salon tıklım tıklım doluydu - sanatseverler bu nadir fırsatı kaçırmak istememişti anlaşılan. Orkestra şefi ilk tempoyu verdiğinde, sanki zaman durdu. Ve o an anladık ki, sıradan bir konser olmayacaktı bu.
Muhteşem Performans ve Coşkulu Karşılama
Rus klasik müziğinin en seçkin eserlerinin yorumlandığı konserde, her nota adeta titizlikle işlenmişti. Peki neden bu kadar özeldi? Çünkü Bolşoy sadece müzik yapmıyor, adeta bir ruh katıyordu seslere. Sanki her enstrüman konuşuyor, hikayeler anlatıyordu dinleyicilere.
Konserin en dikkat çeken anlarından biri - ki bunu tahmin etmek zor değildi - Çaykovski'nin eserlerinin yorumlandığı bölümdü. Öyle bir duygu yoğunluğu vardı ki, salondaki herkes adeta büyülenmişti. Kimi zaman hüzünlü, kimi zaman coşkulu melodiler, İstanbul gecesine bambaşka bir anlam katmıştı.
Bitmeyen Alkışlar ve Sanatçılara Övgü
Son notanın sesi kesildiğinde ise olanlar oldu! Seyirciler ayağa fırladı ve dakikalarca süren bir alkış tufanı koptu salonda. Bu sadece bir alkış değil, minnettarlığın, hayranlığın ifadesiydi. Sanatçılar defalarca sahneye çağrıldı - ki haklarını sonuna kadar vermek gerek.
Aslında düşününce, böylesine köklü bir kurumun İstanbul'da performans sergilemesi bile başlı başına önemli bir kültür olayı. Kaçırılmayacak türden bir fırsattı ve sanatseverler de bunun farkındaydı galiba.
Konser sonrasında izleyicilerden duyduğum yorumlar gerçekten etkileyiciydi. Kimi "yıllardır böyle bir performans görmedim" diyordu, kimi ise "Rus müziğinin gücünü ilk kez bu kadar derinden hissettim" diye ekliyordu. Haklılardı da - zira Bolşoy sadece konser vermemiş, adeta bir kültür elçisi gibi davranmıştı.
Bu geceyi kaçıranlar için söylemeliyim ki, gerçekten büyük bir fırsatı kaçırdılar. Ama umuyoruz ki Bolşoy, İstanbul'a tekrar gelir ve daha çok sanatsever bu muhteşem deneyimi yaşama şansı bulur.