Dün akşam saatlerinde Türkiye’nin her köşesi adeta bir ışık denizine dönüştü. Mevlit Kandili’nin o tarifsiz huzuru, sadece camilerin minarelerinden değil, yüreklerden yükseldi. Herkesin dilinde aynı niyet, aynı heyecan vardı: Peygamber sevgisi.
Ankara’da, Kocatepe Camii’nde öyle bir kalabalık toplandı ki, insanlar avlulara, hatta sokaklara taştı. Ama kimse şikayetçi değildi. Aksine, omuz omuza durmanın, birlik olmanın verdiği bir iç ısıtan duygu vardı. İstanbul’da Sultanahmet’te ise manzara gerçekten görülmeye değerdi. Tarihle duaların buluştuğu o an, belki de birçok kişi için unutulmaz bir hatıra olarak kaldı.
Peki ya diğer iller? Diyarbakır’daki Ulu Cami’de okunan Mevlid-i Şerif, orada bulunanların gözlerini doldurdu. İzmir’in Konak Meydanı’ndaki Hisar Camii’nde ise genç-yaşlı demeden herkes aynı safta buluştu. Aslında bu, sadece bir kandil gecesi değil, milletçe kenetlenişimizin de bir göstergesiydi.
Yetkililerden Anlamlı Mesajlar
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, "Bu mübarek gece, hepimiz için bir af ve mağfiret vesilesi olsun" dedi. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ise, vatandaşları camilere davet ederek, bu gecenin manevi ikliminden istifade etmelerini önerdi. Onun sözleri, bir çağrıdan çok, bir muhabbet daveti gibiydi: "Gelin, bu geceyi hep birlikte ihya edelim."
Tabii sadece büyükşehirlerde değil, Anadolu’nun ücra köşelerinde de aynı manevi coşku yaşandı. Kars’ta, Ardahan’da, Hakkari’de… Oralarda belki kameralar yoktu, ama yüreklerdeki o sonsuz sevgi, her şeyden daha değerliydi.
Pandemi Sonrası İlk Kandil Coşkusu
Şunu itiraf etmeliyim – pandemi dönemindeki o sessiz, tenha kandillerden sonra, bu yılki kalabalıklar insana umut verdi. Camilerin içi kadar, dışarıda kurulan dev ekranların önü de doluydu. İnsanlar, artık eskisi gibi bir arada olmanın, birlikte dua etmenin kıymetini çok daha iyi anlıyor.
Gece boyunca, Kur'an-ı Kerim tilavetleri ve Mevlid-i Şerif okumaları devam etti. Minarelerde yanan kandiller, sadece fiziki bir aydınlatma değil, gönüllere inen bir huzurun da simgesi oldu. Belki de hepimiz için yeniden bir başlangıç fırsatıydı.
Sonuç olarak, Mevlit Kandili, Türkiye’de sadece dini bir gece olmanın ötesine geçti. Toplumsal birlik ve dayanışma ruhunun en güzel yansıması oldu. Ve inanıyorum ki, o gece açılan eller, semaya ulaştı.
