Nicolás Maduro hiç olmadığı kadar net konuştu. Venezuela'nın karşısına dikilenlere, en sert cevabı vermekten çekinmeyeceğini tüm dünyaya duyurdu. Hem de tam da askerlerinin önünde, tam zamanında.
Öyle ki, ülkenin kuzeyindeki Aragua eyaletinde düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında kürsüye çıktı ve kelimelerini özenle seçti. ABD'nin Venezuela'ya yönelik son açıklamalarına atıfta bulunarak, "Venezuela'ya dokunmaya kalkışırsanız, eliniz yanar" ifadesini kullandı. Bu, herhangi bir diplomasi dilinin çok ötesinde, adeta bir hodri meydandı.
Maduro'nun öfkesi boşuna değil. Son günlerde, ABD'li yetkililerin Venezuela iç işlerine müdahale edeceklerine dair sinyaller vermesi, Caracas'ta ciddi bir rahatsızlık yaratmış durumda. Washington'dan gelen açıklamalar, adeta bir provokasyon olarak yorumlanıyor.
Peki Maduro nasıl bir cevap verdi? Aslında olay şu: "Özgür ve Egemen Venezuela için Birlik" adlı askeri tatbikatlar sırasında bir konuşma yapan Maduro, ülkesinin meşru müdafaa hakkını sonuna kadar kullanacağının altını çizdi. Hatta, "Venezuela halkı, her türlü saldırıya karşı koymaya hazırdır" diyerek, ulusal birliğin önemine vurgu yaptı.
Bolivarcı Milisler Sahada
Bu arada, tatbikatların görüntüleri de oldukça çarpıcı. Bolivarcı Milisler olarak bilinen silahlı gruplar, sahada aktif bir şekilde manevralar yapıyor. Askeri gücünü tüm dünyaya göstermek istercesine... Venezuela ordusunun hazırlık seviyesi, bir kez daha test ediliyor.
Maduro'nun bu çıkışı, aslında uzun süredir devam eden bir gerilimin yeni bir aşaması. ABD ile Venezuela arasındaki ilişkiler, yıllardır istikrarsız bir seyir izliyor. Ekonomik yaptırımlar, diplomatik krizler ve karşılıklı suçlamalar... Tüm bunlar, iki ülke arasında gerginliği tırmandıran unsurlar olarak öne çıkıyor.
Venezuela lideri, konuşmasında bir parantez daha açtı ve ekledi: "Biz barışı savunuyoruz, ancak egemenliğimizi korumak için her şeyi yapacağız." Bu ifade, aslında Caracas yönetiminin hem diplomasi hem de savunma konusundaki kararlılığını ortaya koyuyor.
Peki Washington bu sert uyarıya nasıl yanıt verecek? Şimdilik sessizlik... Ancak uluslararası arenada bu tür açıklamalar genellikle yeni gerilimlere kapı aralayabiliyor. Ortadoğu'daki gelişmeler, Asya'daki güç dengeleri ve hatta Latin Amerika'daki siyasi dalgalanmalar... Küresel ölçekte her hamle, bir diğerini tetikliyor.
Sonuç olarak, Maduro'nun bu çıkışı, Venezuela'nın kendi topraklarını koruma konusundaki kararlılığını bir kez daha gösterdi. ABD ise, bu uyarıyı dikkate alacak mı? Yoksa gerilimi daha da tırmandıracak adımlar mı atacak? Soruların cevabı, önümüzdeki günlerde belli olacak.
