MHP'nin kıdemli lideri Devlet Bahçeli, bugünkü açıklamasında adeta bir diplomatik fırtına estirdi. İsrail'in son dönemdeki agresif politikalarını masaya yatıran Bahçeli, "Bu ülke sadece komşuları için değil, bizim için de ciddi bir tehdit unsuru haline geldi" diyerek şaşırtıcı bir uyarıda bulundu.
Ortadoğu'nun kanayan yarası Filistin meselesine de değinen Bahçeli, "Uluslararası toplumun bu konuda seyirci kalmaya devam etmesi anlaşılır gibi değil" şeklinde konuştu. Ona göre, dünya liderleri adeta bir hipnoz altında - Filistin'de yaşanan insanlık dramına karşı sessiz kalıyorlar.
Bölgesel Dengeler ve Türkiye'nin Konumu
Bahçeli'nin konuşmasının en çarpıcı yanlarından biri de Türkiye'nin bölgedeki jeopolitik konumuna yaptığı vurguydu. "Coğrafi olarak ateş çemberinin ortasındayız" diyen tecrübeli lider, İsrail'in genişlemeci politikalarının Türkiye'nin güney sınırlarını da etkileyebileceğinin altını çizdi.
Peki ya çözüm? Bahçeli'ye göre cevap oldukça net: "Diplomasi masasında daha güçlü bir duruş sergilemek zorundayız." Ama nasıl? İşte bu noktada devreye uluslararası işbirliği giriyor. Bahçeli, Türkiye'nin bölgedeki barış çabalarında daha etkin bir rol üstlenmesi gerektiğini düşünüyor - hem de hemen şimdi!
Sessiz Kalanlar ve Sorumluluk
Belki de en düşündürücü kısım, Bahçeli'nin uluslararası topluma yönelik eleştirileriydi. "Batılı ülkelerin ikiyüzlü tutumu artık gizlenemez bir gerçek" diyerek oldukça sert bir dil kullandı. Ona göre, bazı ülkeler insan hakları konusunda nutuk atıyorlar ama Filistin'de yaşananlara göz yumuyorlar.
Sonuç olarak? Bahçeli'nin mesajı kristal berraklığında: "Türkiye, İsrail'in yayılmacı politikalarına karşı uyanık olmalı." Bu uyarı sadece politikacılar için değil, aslında hepimiz için geçerli. Çünkü bölgedeki istikrarsızlık hepimizi etkiliyor - kimse bundan muaf değil.
Bahçeli'nin bu çıkışı, Ankara'nın dış politika ekseninde yeni bir dönemin habercisi mi? Kesin olan bir şey var: Ortadoğu'daki gerilim tırmanmaya devam ederken, Türkiye'nin pozisyonu giderek daha kritik hale geliyor.
