Tam da dünyanın gözünün Gazze'ye çevrildiği o kritik günlerde, deneyimli gazeteci Ersin Çelik ekranlara çıkıp işin aslını anlattı. İnsani yardım götürmek için yola çıkan o filonun hikayesi, sandığımızdan çok daha karmaşıkmış meğer.
Çelik'in anlattıklarına bakılırsa, bu yolculuk sıradan bir insani yardım operasyonundan çok daha fazlasıymış. "Öyle bildiğiniz gibi değil" diyor ve ekliyor: "Her milin başında yeni bir mücadele, her kilometrede yeni bir diplomatik kriz."
Zorlu Geçişler ve Beklenmedik Engeller
Gemi personeliyle yapılan görüşmeler, durumun vahametini gözler önüne seriyor. Bir taraftan lojistik zorluklar, diğer taraftan siyasi baskılar... Sanki herkes yardımın gitmesini istiyor ama kimse kolaylaştırmak istemiyor gibi.
Çelik'in dediğine göre, en çok da şu beklenmedik gecikmeler can sıkıcı olmuş. "Tam 'artık geçebiliriz' dediğiniz anda yeni bir engel çıkıyor karşınıza." diye anlatıyor o anları.
Uluslararası Diplomasinin Gölge Oyunu
Bu konuda gerçekten insanın içi acıyor. Birleşmiş Milletler ne yapıyor, Arap ülkeleri ne diyor, Batılı güçler nasıl tavır alıyor - hepsi ayrı bir hikaye. Çelik'in anlattıkları, uluslararası diplomasinin ne kadar ikiyüzlü olabildiğini bir kez daha gösteriyor.
- BM'nin sözde "tarafsız" duruşu
- Bölge ülkelerinin çekinceleri
- Batılı güçlerin çifte standartları
- Ve tabii medyanın suskunluğu
Bunların hepsi, insani yardımın önündeki görünmez duvarlar adeta.
Yardım Ekiplerinin Direnişi
Ama işin en etkileyici yanı, yardım ekiplerinin inatçı direnişi. Çelik, "Onları görseniz inanamazsınız" diyor. "Yorgunluktan ayakta duramaz haldeler ama bir yandan da 'durmak yok' diyorlar."
Bu insanlar için meselenin sadece yardım ulaştırmak olmadığını söylüyor Çelik. "Bu bir insanlık sınavı" diye ekliyor. "Ve maalesef birçok ülke bu sınavdan sınıfta kalıyor."
Sonuç olarak, Gazze'ye yardım götürmek sadece fiziksel bir yolculuk değil. Aynı zamanda diplomatik bir satranç oyunu, insani bir test ve küresel vicdanın aynası. Çelik'in anlattıkları, perde arkasında dönen oyunları anlamak isteyenler için gerçekten göz açıcı.