Gazze'de gece yarısı başlayan ve sabahın ilk ışıklarına kadar süren o korkunç saldırılar... Kimse uyuyamadı. Kimse ne olduğunu anlayamadı. Sadece patlamalar, çığlıklar ve ardından gelen o sinir bozucu sessizlik.
İsrail ordusunun Gazze'nin farklı bölgelerine düzenlediği hava saldırıları, bildiğiniz gibi, tam bir kabusa dönüştü. Resmi rakamlara göre -ki gerçek sayının çok daha fazla olduğundan neredeyse eminim- 44 Filistinli hayatını kaybetti. Yaralı sayısı ise yüzleri buluyor.
Enkaz Altında Kaybolan Hayatlar
Evler, işyerleri, bazen de sığınaklar... Hepsi bir anda yok oldu. İnsanlar enkaz altında kaldı, aileler paramparça oldu. Kurtarma ekipleri hâlâ çalışıyor ama -size dürüstçe söyleyeyim- umut her geçen dakika azalıyor.
Yaralıların durumu hiç iç açıcı değil. Hastaneler zaten kapasitenin çok üzerinde çalışıyor. İlaç yok, ekipman yok, elektrik kesintileri ise sürekli. Doktorlar imkansızlıklar içinde mücadele ediyor, bazen elleri kolları bağlı kalıyor.
Uluslararası Sessizlik ve Tepkiler
Peki dünya ne yapıyor? Neredeyse hiçbir şey. BM her zamanki gibi 'endişeli' ama somut adım yok. Arap ülkeleri ise -beklendiği gibi- sadece kınama mesajları yayınlıyor. Gerçekten, bu kadar insanın ölümü sadece bir istatistik mi?
- Yaralı sayısının artması bekleniyor
- Enkaz altından çıkarılmayı bekleyenler var
- Tıbbi malzeme eksikliği kritik seviyede
- Elektrik ve su kesintileri hayatı zorlaştırıyor
Ortadoğu'da kan durmak bilmiyor. Filistinliler için her gün bir mücadele, her gece bir korku. Ve biz sadece izliyoruz. Sadece rakamlarla konuşuyoruz. Ama unutmayın, her rakamın ardında bir anne, bir baba, bir çocuk var.
Bu trajedi devam ederken, insan hakları örgütleri acil müdahale çağrısında bulunuyor. Fakat -biliyorsunuz- çağrılar genellikle duvarına çarpıyor. Bölgedeki gerilim tırmanıyor ve kimse ne olacağını tahmin edemiyor.