
Gazze Şeridi'nde havada bir gerilim var—o keskin, elektrik kokan türden. İsrail ordusunun operasyonları, neredeyse bir aydır süren bu amansız mücadele, durmak bilmiyor. Ve dünya? Dünya ne yapıyor? Çoğunlukla seyrediyor.
Son 24 saatin bilançosu ağır. Resmi rakamlara göre—tabii resmi olan her şey gibi bunlar da tartışmalı—18 can daha hayatını kaybetti. Yaralı sayısı ise 35'i buldu. Sayılar soğuk, ama her biri bir aile, bir ev, bir hayat demek.
Hedefte Yeniden Hastaneler Mi Var?
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), El Şifa Hastanesi çevresinde yoğunlaştı operasyonlarını. "Hamas altyapısını hedef alıyoruz" diyorlar. Ama oradaki doktorlar, uluslararası muhabirler farklı anlatıyor. Silahsız insanlar, tıbbi malzeme sıkıntısı çeken hastaneler, yıkıntılar arasında kaybolan hayatlar...
Birleşmiş Milletler raporlarına göre, bölgedeki sağlık sistemi çökmek üzere. Jeneratörler yakıt bulamıyor, ameliyatlar mum ışığında yapılıyor—kelimenin tam anlamıyla. İnsanlık adına kara bir leke.
Uluslararası Arenada Sessizlik ve Tepkiler
Batılı ülkelerden gelen açıklamalar ise—şaşırtıcı olmayan bir şekilde—çift taraflı bıçak gibi. Bir yanda "İsrail'in kendini koruma hakkı" vurgusu, diğer yanda "sivillerin korunması" gerektiği uyarısı. Ama eylem? Yok.
Türkiye'den ise sert tepki var. Dışişleri Bakanlığı, "bu insanlık dışı saldırıların derhal durdurulması" çağrısını yineledi. Ankara'daki ses, birçok Müslüman ülkenin hissettiği öfkeyi yansıtıyor aslında.
Peki ya sokaktaki insan? Londra'dan Kuala Lumpur'a, insanlar sokaklara dökülüyor. Sosyal medya ise zaten çığ gibi büyüyen bir öfke ve üzüntü seli. #FreePalestine etiketi, platformları aşıp adeta bir küresel çığlığa dönüştü.
Peki Ya Gelecek?
Kimse bitmeyecekmiş gibi görünen bu döngünün nasıl sonlanacağını bilmiyor. Diplomatik kanallardan gelen haberler belirsiz. Müzakereler var mı? Muhtemelen. Ama ne kadar etkililer? İşte orası muamma.
Gazze'de hayat—ya da hayatta kalma mücadelesi—devam ediyor. İnsanlar her sabah uyanıyor, enkazın arasından çıkmaya çalışıyor. Ve dünya seyretmeye devam ediyor. Belki de en acı olanı bu.