Güney Kore'nin İsrail Hamlesi Batı Şeria'da Barışı Sabote Ediyor!
Güney Kore-İsrail Anlaşması Batı Şeria'da Krize Yol Açtı

Uluslararası arenada son dakika gelişmesi! Güney Kore, İsrail'e yönelik silah satışını artırma kararının ardından adeta diplomatik bir fırtınanın göbeğinde buldu kendini. Aslına bakarsanız, bu hamle sadece kağıt üzerinde kalan bir anlaşma değil; bölgedeki kırılgan dengeleri altüst edebilecek nitelikte.

Ortadoğu'da zaten gergin olan atmosferi daha da germek mi gerekiyordu? Anlaşılan Seul yönetimi, Batı Şeria'da artan şiddet sarmalını görmezden gelmeyi tercih etti. Bölgede son aylarda yaşanan çatışmalar ve insani kriz düşünüldüğünde, bu silahların kime karşı kullanılacağı ise malumun ilanı.

Uluslararası Tepkiler Dorukta

BM yetkilileri durumu 'kabul edilemez' olarak nitelendirirken, insan hakları örgütleri de hemen harekete geçti. Öyle ki, bu anlaşmanın uluslararası hukuku ihlal ettiğini savunanların sayısı hiç de az değil. Avrupa'dan gelen ilk tepkiler ise oldukça sert: "Barış sürecine darbe vuruluyor" yorumları dikkat çekici.

Peki ya bölge halkı? Onlar için bu silahların anlamı çok daha ağır: daha fazla ölüm, daha fazla yıkım ve belki de hiç bitmeyecek bir korku. Filistinli yetkililer, Güney Kore'yi 'işgalin destekçisi' olmakla suçlarken, İsrail tarafı ise anlaşmayı 'meşru savunma hakkı' olarak savunuyor. İki tarafın söylemleri arasındaki uçurum, zaten derin olan ayrılığı daha da görünür kılıyor.

Bölgesel Dengeler Altüst Oldu

Güney Kore'nin bu hamlesi, Asya ülkeleri arasında da şaşkınlıkla karşılandı. Geleneksel olarak daha dengeli bir diplomasi izleyen Seul yönetiminin bu ani dönüşü, birçok analist tarafından 'anlaşılması güç' olarak yorumlandı. Kimilerine göre bu, ABD ile olan stratejik ortaklığın bir sonucu; kimilerine göreyse küresel silah pazarında pay kapma telaşı.

Sonuç olarak, Ortadoğu'nun kanayan yarasına tuz basıldığı ortada. Barış umutları bir kez daha silahların gölgesinde kaldı. Uluslararası toplumun bu gelişmeye nasıl bir yaptırım getireceği ise şimdilik belirsizliğini koruyor. Bir tek şey net: bölgedeki her silah, barışa vurulmuş bir darbeden başka bir şey değil.