
Dünya sahnesinde kanın hiç durmadığı bir coğrafyadan, yürekleri parçalayan bir ses yükseldi yeniden. Hamas'ın sözcüsü, kelimelerini öyle bir seçti ki, her bir hecesi adeta bir yürek çarpıntısına denk düşsün istedi.
Tam da cuma saatlerinde, minarelerden yankılanan ezanlar eşliğinde, tüm İslam alemini bir olmaya davet etti. Evet, bu cuma sıradan bir cuma değil. Gazze'nin gökyüzüne yükselen dumanların ve acının gölgesinde kılınacak bir cuma.
Bir Umut Çağrısı: Camilerden Yükselecek Ses
Sözcü, açıklamasında şunları vurguladı: "Tüm Müslüman kardeşlerimizden, bu cuma namazında Gazze halkı için özel dualar etmelerini, onların yanında olduklarını göstermelerini istiyoruz." Peki nasıl? İşte cevabı: Filistin bayraklarını alıp camilere gelmek, hutbelerde bu zulme yer vermek ve en önemlisi, kalpleri birleştirmek.
Bu çağrı sadece bir dua çağrısı değil aslında. Aynı zamanda dünyaya "Biz buradayız, unutmadık, unutturmayacağız" demenin en etkili yolu. Sosyal medya hesaplarından #GazzeİçinDua etiketiyle paylaşımlar yapılması isteniyor – seslerinin duyulması için.
Neden Şimdi? Neden Bu Kadar Acil?
Gazze'de durum içler acısı. İnsani kriz her geçen gün derinleşiyor. Uluslararası toplumun çoğu seyirci kalırken, Hamas, İslam dünyasının manevi gücünü arkasına almak istiyor. Çünkü biliyorlar ki, dualar ve dayanışma bazen silahlardan daha güçlü olabiliyor.
Bu çağrı, bir bakıma sessiz kalanlara da bir sitem aslında. "Siz siyaset masalarında konuşurken, bizim evlerimiz yıkılıyor, çocuklarımız ölüyor" der gibi.
Cuma günü, sadece Türkiye'de değil, Endonezya'dan Fas'a, Mısır'dan Bosna'ya kadar onlce ülkede milyonlarca Müslüman, aynı anda aynı şey için dilek dileyecek. İnanın, böyle anlarda insan, insanlığın hâlâ bir umudu olduğunu hissediyor.
Son söz? Belki de söz yok. Sadece dua var. Ve dayanışma. Unutmayalım.