
Kızıldeniz'in ılık sularında, perşembe gününe damga vuracak bir gerginlik yaşandı. Yemen'deki Hüsi direniş güçleri, açıklamasında, bölgede seyreden ve İsrail'e destek vermekle suçladıkları bir ticari gemiye balistik füze saldırısı düzenlediklerini duyurdu. İşin ilginç yanı, bu olayın hemen ardından ABD donanmasının bölgeye intikal etmiş olmasıydı – ki bu da işin rengini epey değiştirdi.
Peki neler oldu? Hüsi sözcüsü Yahya Serî, yaptığı yazılı açıklamada, «hedef geminin doğrudan vurulduğunu» iddia etti. Ama şöyle bir detay var: ABD merkezli askeri yetkililer, füzenin suya düştüğünü söylüyor. Kim doğru söylüyor bilinmez ama ortada bir gerilim olduğu kesin.
Gerginlik Giderek Tırmanıyor
Hüsilere göre, saldırı, İsrail'in Gazze'deki «saldırılarına» ve ABD-İngiltere'nin Yemen'deki operasyonlarına bir yanıt niteliğinde. Zaten son aylarda Kızıldeniz'deki gemi hareketliliği epey azalmıştı. Birçok uluslararası denizcilik firması, rotalarını değiştirmek zorunda kaldı – ki bu da küresel ticareti olumsuz etkileyen bir durum.
ABD Fifth Fleet yetkilileri ise olayla ilgili resmi bir açıklama yapmaktan kaçındı. Ancak bölgedeki askeri varlıklarını artırdıkları bir gerçek. Hatta bir destroyerin bile olay yerine yönlendirildiği konuşuluyor. İnsan ister istemez düşünmeden edemiyor: Acaba bu bir misilleme başlangıcı mı?
Peki Ya Sonrası?
Bölgede deniz güvenliği iyice zora girdi. Uluslararası deniz taşımacılığı için hayati öneme sahip Bab'ül-Mendeb Boğazı'ndaki bu gerilim, küresel ekonomiyi de doğrudan etkiliyor. Yakıt fiyatlarındaki olası artış, sigorta primlerinin fırlaması… Tüm bunlar, aslında uzakta gibi görünen bir gerilimin aslında hepimizin kapısına dayanabileceğini gösteriyor.
Sonuç olarak, Ortadoğu'da dengeler yeniden hareketleniyor. Kimse şu an için net bir şey söyleyemiyor; ama şu var: Gerilim tırmanıyor ve uluslararası toplumun tepkisi merakla bekleniyor.