Gerginlik yine tavan yapmış durumda. İsrail ordusu, bugün sabah saatlerinde Lübnan'ın güneyindeki Hedera bölgesine ani bir hava saldırısı düzenledi. Resmi kaynakların aktardığına göre, saldırıda can kaybı yaşanmazken, bölgede maddi hasar meydana geldi.
Olayın hemen ardından—tahmin edeceğiniz üzere—Hizbullah harekete geçti. İsrail'in kuzeyindeki bir bölgeye roketlerle karşılık verildiği bildirildi. Adeta bir yangına benzin dökmek gibi... Bölgedeki bu gerilim tırmanışı, uluslararası toplumun endişelerini de beraberinde getirdi.
Ortadoğu'da Yeniden Alevlenen Çatışma
Aslında bu, son dönemde yaşanan ilk olay değil. İki taraf arasındaki sınır çatışmaları zaman zaman alevleniyor, sonra yatışıyor—ama hiçbir zaman tam olarak bitmiyor. Sanki bir kördüğüm. Taraflar birbirlerini provokasyonla suçluyor, uluslararası aktörler ise arabuluculuk çağrıları yapıyor.
Peki bu seferki farklı mı? Kimse emin değil. Ancak bölgedeki yerleşik sakinler için durum hiç de iç açıcı değil. Sürekli bir tetikte olma hali, psikolojik olarak yıpratıcı bir etki yaratıyor.
Bölgesel ve Uluslararası Tepkiler
Ortadoğu'da olan sadece Ortadoğu'da kalmıyor maalesef. Birleşmiş Milletler yetkilileri, taraflara itidal çağrısı yaparken, bölgesel güçler de durumu yakından takip ediyor. Lübnan hükümeti saldırıyı kınadığını açıklarken, İsrail tarafı ise meşru müdafaa hakkını kullandığını öne sürdü.
Bu arada, sosyal medyada da olaylar hızla yayılıyor. Taraftar grupları birbirlerine sert mesajlar yağdırırken, sıradan vatandaşlar ise #Barış ve #SavaşaHayır etiketleriyle seslerini duyurmaya çalışıyor.
Sonuç olarak, bölge yeniden bir gerilim sarmalının içine girdi. İnsanlar endişeli—haklı olarak. Umarım bu kısır döngü bir an önce son bulur ve diplomatik kanallar işlemeye başlar. Aksi takdirde, daha ciddi sonuçlarla karşılaşmamız işten bile değil.
