İsrail'e Karşı Küresel Tepki: 'Dünya Bu Vahşete Seyirci Kalmamalı!'
İsrail'e Küresel Tepki: 'Dünyadan Tecrit Edilmeli'

Dünya, adeta bir insanlık trajedisine tanıklık ediyor. Gazze'de yaşananlar, artık savaşın çok ötesinde - neredeyse insanlık onurunu ayaklar altına alan sistematik bir yok etme politikası. Ve uluslararası toplum, bu vahşete seyirci kalmak istemiyor.

Türkiye, bu konuda en net sesi çıkaran ülkelerden biri olarak öne çıkıyor. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli'nin o keskin ifadeleri hâlâ kulaklarda: "İsrail, Gazze'de işlediği insanlık suçlarıyla artık kendini dünyadan tecrit etmiş durumda." Gerçekten de öyle değil mi?

Uluslararası Arenada Yalnızlaşan İsrail

BM Genel Kurulu'nda kabul edilen insani ateşkes kararına rağmen İsrail'in saldırıları durmak bilmiyor. Hatta tam tersine şiddetini artırıyor. Bu durum, İsrail'i diplomatik açıdan giderek yalnızlaştırıyor. Keçeli'nin dediği gibi, İsrail kendi elleriyle kendini dünyadan dışlıyor.

Peki ya Batı'nın tutumu? İşte orada işler karışıyor. Bazı Batılı ülkeler, İsrail'e koşulsuz destek vermeye devam ederken, bu durum uluslararası hukukun açıkça çiğnenmesine göz yummak anlamına geliyor. Sözcünün ifadesiyle: "İsrail'i durdurmak yerine ona silah temin edenler, bu insanlık suçuna ortak olmaya devam ediyor."

Türkiye'nin Kararlı Duruşu

Türkiye, bu krizde net bir tavır sergiliyor. İsrail'e her türlü silah sevkiyatının derhal durdurulması gerektiğini vurguluyor. Keçeli'nin sözleri oldukça çarpıcı: "İsrail'in Gazze'de işlediği suçlar, ancak Nazi Almanyası döneminde görülebilecek türden."

Bu kadar güçlü bir benzetme, durumun vahametini anlatmak için yeterli aslında. Türkiye, uluslararası toplumu İsrail'e karşı somut adımlar atmaya çağırıyor. Yaptırımlar, silah ambargosu ve diplomatik izolasyon - bunlar artık kaçınılmaz hale gelen önlemler.

İnsani Yardımlar Önündeki Engeller

Gazze'ye insani yardım ulaştırılması konusunda yaşanan sıkıntılar da cabası. İsrail, uluslararası hukukun gerektirdiği yükümlülükleri açıkça ihlal ediyor. Sivil halka yönelik saldırılar, hastanelerin bombalanması, yardım konvoylarının engellenmesi... Tüm bunlar, insanlık adına kabul edilebilecek şeyler değil.

Türkiye, bölgeye insani yardım ulaştırmak için elinden geleni yapıyor ancak İsrail'in engellemeleri nedeniyle bu yardımlar ihtiyaç sahiplerine ulaşmakta zorlanıyor. Bu durum, uluslararası toplumun acilen harekete geçmesi gereken bir başka kriz alanı.

Sonuç olarak, İsrail'in Gazze'deki eylemleri artık savaş olmaktan çıkmış durumda. Bu, açık bir insanlık suçu ve etnik temizlik girişimi. Uluslararası toplumun bu vahşete seyirci kalmaya devam etmesi mümkün değil. Türkiye'nin de vurguladığı gibi, İsrail'in dünyadan tecrit edilmesi artık bir tercih değil, zorunluluk.