Dünyanın en büyük kahvaltılık gevrek üreticisi Kellogg's'un CEO'su Steve Cahillane, öyle bir açıklama yaptı ki adeta bomba etkisi yarattı. Rusya'nın Ukrayna'daki savaşı aslında kaybettiğini söyledi—evet, yanlış duymadınız.
Peki ama bir gıda şirketinin CEO'su neden böyle bir çıkış yapar? Aslında durum sandığınızdan çok daha derin. Cahillane, Financial Times'a verdiği röportajda iş dünyasının gözünden savaşın ekonomik sonuçlarını anlatırken ister istemez siyasi bir gerçeğin de altını çizdi.
Rus Ekonomisi Sandığınızdan Daha Kötü Durumda
Resmi rakamlar ne derse desin, uluslararası şirketlerin verileri çok daha farklı bir hikaye anlatıyor. Cahillane'nin dediğine göre, Rus tüketicisi artık temel gıda ürünlerine bile erişmekte zorlanıyor. İthalatın düşmesi, enflasyonun tavan yapması ve alım gücünün dibe vurması... Tüm bunlar, Moskova'nın 'her şey yolunda' naralarının aksine, ülkenin içinde bulunduğu derin krizi gözler önüne seriyor.
Kellogg's gibi dev bir şirketin CEO'sunun ağzından duymak gerçekten ilginç—sokaktaki insanın yaşadığı zorluklar, en nihayetinde küresel bilançolara da yansıyor.
Peki Ya Batı'nın Yaptırımları?
Aslında yaptırımların etkisi konusunda herkes hemfikir değil. Kimi uzmanlar 'delik deşik' olduğunu savunurken, kimi de Rusya'nın bu yaptırımları aşmakta bir hayli becerikli olduğunu söylüyor. Ama Cahillane'nin sözleri, Batı'nın ekonomik baskısının en azından ortalama vatandaşın cebinde hissedilir bir darbe indirdiğini gösteriyor. Yani, kağıt üzerinde görünenden çok daha fazlası var.
Şöyle de diyebiliriz: Rakamlar bazen yalan söyler, ama insanların alışveriş sepeti asla!
Rusya'nın savaş sonrası dünyada nasıl bir yer edineceği ise hâlâ büyük bir soru işareti. Kellogg's gibi çok uluslu şirketler bile bu belirsizlikten nasibini alıyor. Cahillane, şirketin Rusya'daki varlığını gözden geçirdiklerini, hatta operasyonlarını nasıl yeniden yapılandıracaklarını düşündüklerini itiraf ediyor. Bu da işin bir diğer vahim boyutu.
Sonuç olarak, bir gıda devinin CEO'sundan gelen bu sözler, savaşın sadece cephede kazanılıp kaybedilmediğinin bir kanıtı. Ekonomi, diplomasi ve gündelik hayat—hepsi birbirine bağlı. Ve görünen o ki, Kremlin'in söylemleriyle Rus halkının gerçeği arasında dağlar kadar fark var.
