Polonya hava sahasında bugün yaşananlar, adeta gerilim filmlerinden fırlamış bir sahne gibiydi. Savunma Bakanı Władysław Kosiniak-Kamysz'ın açıklaması ise durumun ciddiyetini gözler önüne serdi: "Rusya'ya ait insansız hava araçlarını vurduk." Cümle kısa, net ve oldukça sert.
Olay, Ukrayna sınırına yakın bir bölgede meydana geldi. Aslında -itiraf etmek gerekirse- son dönemde pek de alışık olmadığımız bir durum değil. Rus drone'ları, komşu ülke Ukrayna'ya yönelik saldırılarını sürdürürken, bazen "sınır ihlali" yapıp Polonya semalarında beliriyor. Bugünkü hadise de tam olarak buydu.
Polonya ordusu, ihlali anında tespit etti. Havada istenmeyen misafirler vardı ve onlara gereken yanıt verildi. Bakan Kosiniak-Kamysz, olaya dair yaptığı açıklamada, "Tehlikeyi bertaraf ettik" ifadelerini kullandı. Askerî yetkililer, drone'ların Ukrayna'yı hedef alan bir saldırı sırasında Polonya hava sahasına girdiğini belirtti. Yani, kasıtlı bir provokasyon olmasa da, kabul edilemez bir durum söz konusuydu.
NATO'nun Doğu Kanadında Gerilim Yükseliyor
Bu olay, elbette ilk değil. Hatırlarsınız, geçen yıl da benzer bir vaka yaşanmış, hatta bir Polonyalı vatandaş hayatını kaybetmişti. O günden beri Polonya -haklı olarak- sınır güvenliğine daha fazla önem veriyor. Ülke, aynı zamanda NATO'nun doğudaki kritik bir üyesi. Dolayısıyla böyle bir ihlal, sadece ulusal bir mesele değil, ittifakı da ilgilendiriyor.
Peki, Rusya'nın tepkisi ne oldu? Şu an için resmî bir açıklama yok. Ancak bu sessizlik, durumu daha da gizemli kılıyor. Rus drone'ları vuruldu ve Moskova'dan çıt çıkmıyor. İlginç, değil mi?
Polonya yetkilileri, olayın ardından sakin ama kararlı bir tavır sergiledi. "Hava sahamızı korumak için gereken her şeyi yapmaya hazırız" mesajı verildi. Bu, aslında Rusya'ya gönderilen net bir uyarı: Sınırlarımıza saygı gösterin.
Ukrayna savaşı tüm hızıyla sürerken, işte böyle hadiseler bölgesel gerilimi daha da artırıyor. NATO, şimdilik sessiz. Fakat Varşova'nın bu hamlesi, ittifak içinde destek görecek türden. Sonuçta, bir üyenin hava sahası ihlal edildi ve o üye kendini savundu.
Gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz. Umarım bu tür olaylar daha büyük bir krize dönüşmez. Zira Doğu Avrupa, şu sıralar fazladan gerilime hiç ihtiyaç duymuyor.
