Uluslararası diplomasi sahnesine bugün oldukça sıra dışı bir hareket damgasını vurdu. Rusya'nın güçlü lideri Vladimir Putin, Kuzey Kore'nin gizemli lideri Kim Jong-un'a Moskova'yı ziyaret etmesi için resmi bir davette bulundu. Bu, hiç beklenmedik bir hamleydi—tıpkı soğuk bir kış gününde aniden beliren güneş ışığı gibi.
Davet, iki ülke arasındaki ilişkileri tamamen farklı bir boyuta taşıyabilir. Kim'in bu daveti kabul edip etmeyeceği ise şu an herkesin kafasını kurcalayan büyük soru. Kuzey Kore rejimi her zaman kapalı kutuyu andırır; ne yapacakları asla tam olarak kestirilemez.
Diplomasinin Yeni Yüzü
Aslında bu, iki lider arasındaki ilk yakınlaşma değil. Geçmişte de benzer görüşmeler yapıldı—fakat hiçbiri bu kadar 'resmi' bir davet niteliği taşımıyordu. Putin, adeta satranç tahtasında beklenmedik bir hamle yapmıştı ve dünya bu hamleyi konuşuyor.
Peki neden şimdi? Bazı analistlere göre, küresel güç dengesindeki son değişimler Rusya'yı yeni arayışlara itmiş olabilir. Kim Jong-un ise—her zamanki gibi—ketumluğunu koruyor. Cevap vermek için acele etmeyecek gibi duruyor; bu onun tarzı değil sonuçta.
Uluslararası Tepkiler Ne Durumda?
Batılı ülkelerden henüz resmi bir açıklama gelmedi. Fakat diplomasi koridorlarında fısıltılar dolaşıyor: Bu ittifak, eğer gerçekleşirse, bölgesel denklemde önemli bir değişim yaratabilir. Özellikle de askeri ve ekonomik anlamda.
Ankara'dan bakınca—evet, bu haber bize de uzak değil. Küresel siyasetin bir parçası olarak, Rusya ve Kuzey Kore arasındaki bu yakınlaşma hepimizi ilgilendiriyor. Sonuçta dünya artık küçük bir köy kadar birbirine bağlı.
Gelişmeleri yakından takip edeceğiz. Kim bilir, belki de önümüzdeki haftalarda çok daha büyük bir diplomatik sürprizle uyanırız. Bekleyip göreceğiz.
