Gece yarısı gökyüzünde duyulan uğultu, bildiğimiz o uğultu, her şeyin başlangıcıydı aslında. Rusya, adeta bir fırtına gibi esti Ukrayna semalarına. Tam 650 insansız hava aracı ve 50'nin üzerinde füze - evet, yanlış duymadınız - bir gece vakti savunmasız şehirlere yağdı.
Olay yerinden gelen ilk görüntüler insanın içini acıtıyor doğrusu. Parçalanmış binalar, yerle bir olmuş enerji tesisleri... İnsan ister istemez düşünüyor: Bu kadar yıkım ne için?
Sayılarla Felaket
Rakamlar korkunç gerçekten. 650 İHA dediğimizde aklınıza ne geliyor? Belki bir istatistik, soğuk bir sayı. Ama her biri bir yıkım getirdi. Üstelik 50'yi aşkın füze de cabası. Ukrayna makamları bu saldırıyı "son ayların en büyük hava saldırısı" olarak nitelendiriyor - ki haksız da sayılmazlar.
İnsan kayıpları konusunda ise durum daha da içler acısı. Resmi açıklamalara göre 2 sivil hayatını kaybetmiş. Sayı az gibi görünebilir belki, ama her biri bir ailenin parçası, bir hayat hikayesiydi.
Enerji Altyapısı Hedefte
Bu saldırıda dikkat çeken noktalardan biri de - tahmin edeceğiniz gibi - enerji tesislerinin hedef alınması. Rusya'nın soğuk kış ayları öncesinde Ukrayna'nın enerji altyapısını çökertmeye çalıştığı çok açık. Zaten uzmanlar aylardır bunun sinyallerini veriyordu.
Ukrayna Hava Kuvvetleri yetkilileri, "Saldırıların çoğunu engelledik" açıklamasını yapsa da, isabet alan yerlerde ciddi hasar oluştuğu görülüyor. İnternet kesintileri, elektriksiz kalan bölgeler... Modern savaşın acımasız yüzü işte.
Peki bu saldırı ne anlama geliyor? Savaşın seyrini değiştirir mi? Askeri analistlere göre Rusya, kış öncesi psikolojik üstünlük sağlamaya çalışıyor. Ukrayna halkının moralini bozmak, dayanma gücünü test etmek istiyor. Ama Ukraynalıların bugüne kadar gösterdiği direnç düşünülünce, bu hesabın tutacağını söylemek zor.
Bir de şu var tabii - dünya bu görüntüleri izlerken, uluslararası toplum ne yapıyor? Yardım paketleri, siyasi destekler... Hepsi önemli elbette ama insan ister istemez soruyor: Daha fazlası yapılamaz mı?
Sonuç olarak, bu gece yarısı saldırısı savaşın seyrini değiştirebilecek türden değil belki, ama Ukrayna halkına verdiği zarar inkar edilemez. Ve maalesef, bu tür saldırıların sonuncusu olmayacağa benziyor.
