Gece yarısından sonra gökyüzü adeta ateş yağmuruna tutuldu. Ukrayna'nın başkenti Kiev'de sirenler çalmaya başladığında, çoğu insan derin uykusundaydı. Rusya'nın bu seferki saldırısı gerçekten de akıllara durgunluk verecek boyuttaydı - 650'yi aşkın insansız hava aracı ve 50'den fazla füze aynı anda Ukrayna semalarına yönelmişti.
Volodimir Zelenskiy, sabah erkenden yaptığı açıklamada yüzündeki yorgunluk açıkça okunuyordu. "Bu gece tarihe geçecek bir saldırıya maruz kaldık" dedi, sesi gür ama bir o kadar da yorgundu. Aslında düşününce, bu adam aylardır neredeyse hiç uyumadan ülkesini yönetmeye çalışıyor.
Savunma Sistemleri Zorlandı Ama Başardı
Ukrayna hava savunma birimleri tam anlamıyla bir ölüm kalım mücadelesi verdi. Gelen tehditler o kadar çoktu ki, sistemler neredeyse sınırlarına dayandı. Fakat inanılmaz bir direnişle - evet, gerçekten inanılmaz diyorum - saldırıların büyük çoğunluğu etkisiz hale getirildi.
Olay yerinden gelen görüntüler insanın tüylerini diken diken ediyor. Parçalanmış İHA'lar, füze enkazları... Sanki bir bilim kurgu filmi sahnesi gibiydi ama maalesef acı bir gerçeklik.
Rusya'nın Stratejisi Ne?
Peki Moskova neden böyle kitlesel bir saldırı düzenledi? Askeri analistlere göre bu, Ukrayna'nın hava savunma sistemlerini tamamen çökerterek moral bozmayı hedefleyen bir hamle. Ama görünen o ki planları tam olarak tutmamış.
Ukrayna tarafı ise bu saldırıyı adeta bir psikolojik zafer olarak görüyor. "Gördünüz mü? Onlar ne kadar güçlü olurlarsa olsunlar, biz direneceğiz" mesajı vermek istiyorlar. Ve sanırım bu mesaj oldukça net iletildi.
Bu arada, saldırının zamanlaması da oldukça manidar. Uluslararası toplumun Ukrayna'ya desteğinin arttığı bir dönemde Rusya adeta "Ben hala buradayım ve güçlüyüm" demek istemiş. Ama sonuç pek de istedikleri gibi olmamış gibi görünüyor.
Sivil Kayıplar ve Hasar
En acı tarafı ise - her zaman olduğu gibi - sivil halkın yaşadıkları. Birkaç bölgede enerji altyapısı hasar görmüş, bazı yerleşim yerlerinde yangınlar çıkmış. Can kaybı sayısı resmi olarak açıklanmadı ama yaralı olduğu biliniyor.
İnsan düşünmeden edemiyor: Bu insanlar ne zaman normal bir hayata dönebilecek? Sabah kahvaltısı yaparken siren sesi duymadan, gece yarısı bombalarla uyanmadan bir gün geçirebilecekler mi?
Zelenskiy'nin dediği gibi: "Onlar bize ölüm yağdırıyor, biz ise hayata tutunmaya çalışıyoruz." Bu sözler aslında her şeyi özetliyor.
