Ukrayna'nın lideri Volodymyr Zelenski, bugünlerde hiç olmadığı kadar kararlı görünüyor. Neredeyse her gün yaptığı açıklamalarla uluslararası toplumu harekete geçirmeye çalışıyor - ve bugünkü mesajı oldukça netti.
Şöyle diyordu adeta: "Rusya'ya yapılan baskılar yetersiz kalıyor, daha fazlası gerekli!"
Aslında bu savaşın başından beri söylediklerinden çok da farklı değil. Ama bugünkü tonu daha acil, daha vurgulu. Sanki zamanın daraldığını hissettiriyor insana.
Diplomasinin Arka Bahçesi
Zelenski'nin özellikle altını çizdiği nokta şuydu: Barış görüşmelerinin masaya gelmesi için Moskova'nın gerçekten ciddi bir baskı hissetmesi şart. Yoksa bu iş olacak gibi değil.
Ve işin ilginç yanı - belki de fark ettiyseniz - son haftalarda bazı ülkelerin Rusya'ya yönelik tutumunda küçük de olsa yumuşama eğilimleri görülüyor. Zelenski tam da buna tepki gösteriyor gibi.
"Baskılar azalırsa, Rusya'nın pazarlık masasına oturma ihtimali de azalır" diyor adeta. Haklı mı? Bilemeyiz tabii. Ama tecrübeler gösteriyor ki Putin rejimi genellikle güçlü tepkilerle hareket ediyor.
Küresel Destek Arayışı
Ukraynalı lider, dünya liderlerinden oluşan geniş bir koalisyonun desteğini almaya çalışıyor. Avrupa'dan Asya'ya, Amerika'dan Afrika'ya kadar uzanan bir diplomasi ağı kurmuş durumda.
Ve şunu söylüyor: "Tek başımıza bu mücadeleyi sürdüremeyiz. Uluslararası toplumun kararlı duruşu olmazsa, Rusya'nın saldırganlığı devam eder."
Aslında haklı olduğu noktalar var. Rusya'ya uygulanan yaptırımların etkisi tartışılır durumda. Ekonomik baskılar istenen sonucu vermediği gibi, Moskova alternatif yollar bulmakta oldukça becerikli çıktı.
Peki ya sonra? Zelenski'nin bu çağrısı karşılık bulacak mı? Kimse tam olarak emin değil. Diplomasi dünyası - bildiğiniz gibi - oldukça öngörülemez bir alan.
Ancak bir şey kesin: Ukrayna, barış için mücadeleden vazgeçecek gibi görünmüyor. Zelenski'nin kararlılığı ise tartışmasız.
Sonuç olarak, önümüzdeki günlerde uluslararası arenada Rusya'ya yönelik baskıların artıp artmayacağını hep birlikte göreceğiz. Belki de diplomasi tarihinin en kritik dönemlerinden birine tanıklık ediyoruz - kim bilir?
