Eren Bulbul'un Annesinden Çarpıcı Açıklama: 'İçimdeki Yangını Sadece Ben Bilirim'
Eren Bulbul'un annesinden terörle mücadele çağrısı

Gözlerini kırpmadan anlatıyor. Kelimeler dudaklarından dökülürken, her biri adeta bir bıçak gibi saplanıyor yüreğe. "İçimde yanan yangını bir ben biliyorum" diyor Eren Bulbul'un annesi. O yangın, bir evladın kaybının verdiği tarifsiz acıyla besleniyor.

Terörün gölgesinde kalan hayatların sessiz çığlığı bu. Bir anne, evladını kaybetmenin ne demek olduğunu anlatırken, aslında tüm Türkiye'nin yüreğine dokunuyor. "Barış sürecine destek veriyorum" diyor, ama ekliyor: "Acımızı kimse anlamasın istemiyoruz."

Bir Annenin Yüreğindeki Sızı

Konuşmasının ortasında aniden duraklıyor. Gözlerinden süzülen yaşlar, kelimelere dökülmeyenleri anlatıyor sanki. "Oğlumun katilleri hâlâ ortalarda" diye fısıldıyor adeta. Ses tonundaki o titreme, yıllar geçse de dinmeyen bir fırtınanın habercisi.

Şimdi? Şimdi tüm anneler için konuşuyor. Terörün bir daha hiçbir aileyi yaralamaması için mücadele ediyor. "Artık yeter" diyor, "kan ağlamaktan yorulduk". Bu sözler, Anadolu'nun dört bir yanındaki benzer acıları yaşayanların ortak haykırışı gibi.

Barış İçin Umut Işığı

Peki ya sonra? Anne yüreği, inanılmaz bir güçle parlıyor karanlığın ortasında. Terörsüz bir Türkiye hayalini anlatırken, gözlerinde bir umut ışığı beliriyor. "Evlat acısı yaşayan başka anneler olmasın" diyor, sesi bu kez daha gür çıkıyor.

Oğlunun anısına sahip çıkarken, diğer yandan da ülkenin geleceği için mücadele ediyor. Bu ikilemin ortasında, bir annenin yüreğindeki çelişkiyi görmemek mümkün değil. "Acılarımız boşa gitmesin" diye ekliyor son bir nefesle.

Bu hikaye, sadece bir annenin değil, terörle sarsılan tüm bir milletin hikayesi aslında. Ve o anne, yüreğindeki yangınla, hepimizin sesi oluyor...