Gazze'de durum içler acısı. Sanki zamanın kendisi donmuş gibi - her yeni gün bir öncekinden daha karanlık, daha acımasız geliyor. İnsanlığın gözleri önünde cereyan eden bu trajedi, artık rakamlara sığmayacak kadar büyük.
Resmi verilere göre - ki bu soğuk sayılar gerçeğin tamamını asla yansıtamaz - İsrail saldırılarında hayatını kaybedenlerin sayısı 67 binin üzerine çıktı. Bu sayı, koskoca bir şehrin nüfusundan fazla. Düşünsenize, etrafınızdaki herkes... yok olmuş.
Son 24 Saatin Acı Bilançosu
Sadece dün... evet, sadece bir günde 17 insan daha toprağa verildi. Onların da hayalleri, umutları, sevenleri vardı. Şimdi hepsi bir istatistiğin soğuk rakamlarına dönüştü. İnsanın içi acıyor gerçekten.
Bölgeden gelen haberlere göre durum giderek kötüleşiyor. Yardım kuruluşları 'yeter artık' diye haykırıyor ama kimse duymuyor mu acaba? Ya da duymak istemiyor? Bazen öyle geliyor ki dünya bu acıya alıştı - ve bu, asıl trajedi belki de.
Uluslararası Tepkiler Yetersiz Kalıyor
Birleşmiş Milletler'den açıklamalar geliyor, diplomatik temaslar sürüyor ama Gazze'de yaşanan insanlık dramına çare olamıyorlar. Tıpkı bir filmi yeniden izlemek gibi - aynı sahneler, aynı diyaloglar, ama son hep hüzünlü bitiyor.
Yaralı sayısı ise zaten yüz binleri bulmuş durumda. Hastaneler - eğer ayakta kalabilmişlerse - ilaçsız, doktorsuz, elektriksiz çalışmaya çalışıyor. İnsanlar sadece bombalardan değil, tedavi edilemeyen yaralardan da ölüyor.
Peki ne zaman bitecek bu kâbus? Kimse bilmiyor. Ama şunu biliyoruz ki her geçen dakika daha fazla can gidiyor, daha fazla aile parçalanıyor, daha fazla çocuk yetim kalıyor.
Dünya tarihe not düşüyor şu an - ve maalesef kanla yazılıyor bu notlar. Gazze'de yaşananlar, insanlığın ortak vicdanında derin yaralar açmaya devam ediyor.
