Dünya, Gazze'de yaşananları ne yazık ki izlemekle yetiniyor. İsrail'in saldırıları altında ezilen masumlar, açlık ve yoksunluğun pençesinde hayata tutunmaya çalışıyor. Sokaklar, çocukların ağlama sesleriyle yankılanıyor — kimse onları duymuyor mu?
Bölgedeki durum o kadar vahim ki, bir dilim ekmeğe ulaşmak bile neredeyse imkansız hale gelmiş. Hastanelerde ilaç yok, market rafları bomboş. İnsanlar, bir an önce bu kabustan uyanmayı umut ediyor.
Uluslararası Toplum Sessizliğe Gömüldü
BM'nin raporlarına göre, Gazze'deki nüfusun %85'i yerinden edilmiş durumda. Peki, dünya liderleri nerede? Sanki hepsi bir anda kulaklarını tıkamış gibi. Ortadoğu'da kan akmaya devam ederken, diplomasi masalarında sadece boş laflar dönüyor.
Durum öyle bir hal aldı ki:
- Günlük su tüketimi kişi başı 2 litrenin altında
- Çocukların %90'ı yetersiz beslenme belirtileri gösteriyor
- Elektrik kesintileri 20 saati bulabiliyor
Birleşmiş Milletler yetkilileri "insanlık felaketi" tanımını kullanıyor artık. Ama kelimeler, aç karınları doyurmuyor maalesef.
Sivil Ölümleri Artıyor
Son haftalarda ölenlerin sayısı 30 bini aştı — ve bu sadece resmi rakamlar. Gerçek sayının çok daha fazla olduğunu tahmin etmek zor değil. Hastanelerin kapasitesi çoktan doldu taştı, doktorlar imkansızlıklar içinde mücadele ediyor.
"Her gün onlarca çocuğu kaybediyoruz" diyor bir yerel doktor, sesi titreyerek. "Bazıları bombardımandan değil, basit enfeksiyonlardan ölüyor. İlaç yok, ekipman yok... Elimiz kolumuz bağlı."
İsrail yetkilileri ise "kendini savunma" naraları atmaya devam ediyor. Peki, savunma bu mu? Bebeklerin, kadınların, yaşlıların öldürülmesi mi?
