Gazze'de İnsanlık Dramı: Dünya Sessizliğe Gömüldü!
Gazze'de İnsanlık Dramı: Dünya Sessiz!

Dünyanın gözü önünde, adeta çekirge sürüsü gibi üşüşen bir vahşet yaşanıyor Gazze'de. İnsanlık denen o kırılgan kavram, paramparça olmuş durumda. Ve kimse? Kimse elini kaldırıp da "Durun!" demiyor.

Öyle bir manzara ki... Çocukların oyun oynayacağı sokaklar, enkaz yığınlarına dönmüş. Hastaneler -o korunması gereken mekanlar- hedef tahtası haline gelmiş. İnsanların temel ihtiyaçlarına ulaşması, neredeyse imkansız bir hale bürünmüş. Su, ekmek, ilaç... Hayatta kalmanın en basit gereklilikleri bile lüks sayılır olmuş.

Uluslararası Toplumun Çarpıcı Sessizliği

Peki ya uluslararası toplum? Onlar nerede? Diplomasi masalarında kocaman laflar edenler, şimdi seslerini neden çıkarmıyor? Bu sessizlik, bu kayıtsızlık... Sanırım en az yaşanan zulüm kadar ürpertiyor insanı.

Belki de en acı olanı bu: dünyanın seyirci kalması. Sosyal medyada birkaç paylaşım yapıp, sonra günlük hayatımıza dönmemiz. Gazze'de yaşananlar, uzak bir haber gibi geliyor çoğumuza. Oysa orada insanlar -tıpkı siz ve ben gibi insanlar- hayatta kalma mücadelesi veriyor.

İnsanlık Onuru Ayaklar Altında

Yaşananlar sadece fiziksel yıkımdan ibaret değil. İnsanlık onuru ayaklar altına alınmış durumda. Temel insan hakları, en kabaca ihlal ediliyor. Eğitim hakkı, sağlık hakkı, yaşam hakkı... Hepsi askıya alınmış.

Çocuklar okula gidemiyor, hastalar tedavi olamıyor, yaşlılar güvenli bir yere sığınamıyor. Bu nasıl bir dünya düzeni ki, buna göz yumuyor?

Bazen düşünüyorum da... İnsanlık olarak nereye gidiyoruz? Teknoloji çağındayız, Mars'a gitmekten bahsediyoruz ama temel insani değerleri korumayı başaramıyoruz. Garip değil mi?

Medyanın Rolü ve Sorumluluklar

Medya bu konuda ne yapıyor? Haberleri nasıl veriyor? Tarafsız bir şekilde mi, yoksa belli bir perspektiften mi? Bence medyanın sorumluluğu çok büyük. Gerçekleri olduğu gibi yansıtmak zorunda.

Ama maalesef çoğu zaman, gerçekler çarpıtılıyor ya da önemsizleştiriliyor. Gazze'de yaşananlar, gündemin arka sayfalarına itiliyor. Oysa bu, insanlık tarihinin kara lekesi olarak anılacak.

Unutmayalım: Tarih, bugün yaşananları yargılayacak. Ve sessiz kalanlar, zulme ortak olanlar kadar suçlu bulunacak.