Düşünün: Evinizin üzerine uçaklar broşür yağdırıyor. 'Bölgeyi derhal terk edin' yazıyor. Panik içinde nereye gideceğinizi bilemiyorsunuz. Ve sonra... patlamalar. İsrail'in Gazze'de uyguladığı bu tartışmalı taktik, insanlık dışı olmakla suçlanıyor.
Olaylar aslında basın-yayın organlarına düşen haberlerden çok daha vahim. Bölge sakinleri, ölümle burun buruna bir kumar oynamaya zorlanıyor. Broşürleri görmezden gelirseniz, bombalara hedef olma riskiniz var. Peki ya kaçmaya çalışırsanız? Nereye? Zaten her taraf ateş çemberi!
Uluslararası Arenada Yükselen Öfke Dalgası
Bu durum, dünya genelinde diplomatik çevrelerde ve insan hakları örgütlerinde büyük bir infiale yol açtı. Birleşmiş Milletler yetkilileri, 'orantısız güç kullanımı' ve 'sivil kayıpların artması' konusunda defalarca uyarıda bulundu. Ancak, bu uyarıların sahada bir karşılığı var mı? Maalesef hayır.
Bazı gözlemciler, bu yöntemin bir 'psikolojik harp' taktiği olduğunu iddia ediyor. Amaç, sadece fiziksel değil, aynı zamanda moralman de yıpratmak. İnsanları sürekli bir tedirginlik ve korku halinde tutmak. Bu, modern savaşın çirkin yüzünü gösteren acı bir tablo.
Sahadan Gelen Sesler: 'Bu Bir Kâbus'
Bölgeden habercilerin aktardığına göre, insanlar adeta bir açık hava hapishanesinde yaşıyor. Kaçacak güvenli bir limanları yok. Komşu ülkelerin sınırları ise çoğunlukla kapalı. Bu da insanları, 'ya broşüre uyup nereye gideceğini bilmeden kaçmak ya da evinde kalıp ölüm riskini göze almak' gibi korkunç bir ikilemde bırakıyor.
Durum o kadar vahim ki, temel insani ihtiyaçlar bile karşılanamıyor. İlaç, temiz su ve gıda sıkıntısı had safhada. Hastaneler ise kapasitenin çok üzerinde çalışıyor. Adeta bir kâbustan farksız.
Peki, bu ne kadar sürecek? Diplomatik çözüm umutları ise her geçen gün biraz daha zayıflıyor. Taraflar arasındaki güven sorunu, her türlü ateşkes görüşmesinin önündeki en büyük engel. Uluslararası toplumun somut adımlar atması gerekiyor, sadece kınamaktan öte.
Sonuç olarak, Gazze'de yaşananlar sadece bir bölgesel çatışmanın ötesine işaret ediyor. Bu, insanlığın ortak vicdanına yapılan bir saldırı. Ve ne yazık ki, son perde henüz yakınlarda bile görünmüyor.
