Ortadoğu'da gerilim tırmanırken, Hamas'ın üst düzey isimlerinden çarpıcı açıklamalar geldi. Öyle ki, bu sözler bölgedeki dengeleri yeniden tartışmaya açacak türden.
Hamas Sözcüsü, İsrail'in Gazze Şeridi'nde düzenlediği askeri operasyonlara ilişkin olarak, "Batılı güçlerin desteklediği bu saldırılar, Filistin halkının özgürlük mücadelesinde hiçbir etki yaratamayacak" ifadelerini kullandı. Aslına bakarsanız, bu sözler sadece bir tehdit değil, adeta bir varoluş manifestosu gibiydi.
Halkın İradesi Kırılamaz
"Bizim halkımız, on yıllardır süren işgale, ablukalara ve saldırılara rağmen direnişinden taviz vermedi" diyen sözcü, sözlerini şöyle sürdürdü: "Batı'nın kurguladığı siyasi senaryolar ve askeri müdahaleler -ne kadar güçlü görünürse görünsün- halkımızın kararlılığını asla kıramayacak."
Bu açıklama, özellikle son dönemde artan İsrail operasyonlarına verilen en net yanıtlardan biri olarak kayıtlara geçti. Üstelik sadece İsrail'e değil, Batılı müttefiklerine de gönderilmiş bir mesaj niteliğinde.
Uluslararası Tepkiler ve Gerçekler
Sözcünün vurguladığı bir diğer önemli nokta ise uluslararası toplumun tutumu oldu. "Dünya, Filistin'de yaşananları görmezden gelmeye devam ediyor" diyerek eleştirilerini sıraladı. Ancak şunu da eklemeyi unutmadı: "Tüm bu olanlara rağmen, halkımızın mücadelesi meşru bir zeminde ilerliyor ve bu haklı davamızda yalnız değiliz."
Peki ya Batı'nın senaryoları? Sözcü bu konuda oldukça net konuştu: "Onlar kendi çıkarları doğrultusunda senaryolar yazıyor olabilirler ama unuttukları bir şey var - Filistin halkının iradesi hiçbir senaryoya sığmayacak kadar güçlü."
Son dönemdeki gelişmeler aslında gösteriyor ki, bölgedeki gerilim sadece askeri değil, aynı zamanda psikolojik bir savaşa da dönüşmüş durumda. Her iki taraf da hem fiziksel hem de moral üstünlük sağlamaya çalışıyor.
Hamas'ın bu açıklaması, İsrail'e olduğu kadar bölgedeki diğer aktörlere de gönderilmiş bir mesaj aslında. "Biz buradayız ve burada kalacağız" demenin diplomatik yolu diyebiliriz.
Önümüzdeki günlerde bu sözlerin nasıl yankılanacağını hep birlikte göreceğiz. Bir kesim için meydan okuma, diğeri için ise haklı bir direnişin sesi olan bu açıklamalar, Ortadoğu'nun karmaşık siyasi labirentinde yeni kapılar açabilir.