Gazze'deki son gelişmeler, bölgenin kanayan yarasına bir kez daha parmak bastı. İsrail ordusu, dün gece saatlerinde Filistin Kızılayı'nın Gazze Şeridi'ndeki bir merkezini hedef aldı. Bombardımanın etkisiyle bina neredeyse yerle bir olurken, çevredeki siviller de ağır şekilde etkilendi.
Yerel kaynaklar, enkaz altından onlarca yaralının çıkarıldığını söylüyor. "Burası bir sığınaktı, nasıl olur da..." diye başlıyor sözlerine bölgedeki bir sağlık çalışanı, sesi titreyerek. Gerçekten de, uluslararası sözleşmelerle koruma altındaki sağlık tesislerine yönelik bu saldırı, pek çok kesimde şok etkisi yarattı.
Uluslararası Tepkiler ve Diplomatik Kriz
BM Genel Sekreteri, olayı "kabul edilemez" diye nitelendirirken, Türkiye Dışişleri Bakanlığı'ndan gelen açıklama daha sert oldu: "Bu barbarlığa sessiz kalmayacağız." Avrupa Birliği ise tarafları "acilen ateşkese" çağıran bir bildiri yayınladı.
Peki ya ABD? Beyaz Saray'ın açıklaması, beklenenden daha ılımlıydı. "İsrail'in kendini savunma hakkı var ama..." diye başlayan cümleler, adeta iki arada bir derede kalmış bir diplomasinin izlerini taşıyor.
Bölgede Durum: Siviller Çaresiz
Gazze'de yaşayan Ahmed (34), "Artık nereye gideceğimizi bilemiyoruz" diyor. "Okullar, hastaneler, sığınaklar... Hepsi tehlikede. Çocuklarımın gözlerindeki korkuyu görmek beni mahvediyor."
Filistin Kızılayı yetkilileri, saldırıda 5 ambulansın da kullanılamaz hale geldiğini açıkladı. Bölgedeki sağlık hizmetleri neredeyse çökmüş durumda. İnsani yardım kuruluşları acil eylem çağrısı yaparken, uluslararası toplumun somut adımlar atıp atmayacağı merak konusu.
Bu arada, İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), saldırıyı "Hamas'ın sığınağı olarak kullanılan bir yapı" diye savundu. Ancak, bağımsız gözlemciler bu iddiaya şüpheyle yaklaşıyor. "Eğer kanıt varsa, sunulsun" diyor bir BM yetkilisi, ismini vermek istemeyerek.
