
Dün gece yarısına doğru, Batı Şeria'nın kuzeyindeki Araca köyünde birdenbire bir insanlık dramı patlak verdi. İsrail askerleri – hiç beklenmedik bir anda – köye operasyon düzenledi. Ve olanlar oldu.
Üç Filistinli, açılan ateş sonucu ağır yaralandı. Yaralıların durumu kritikti, zamanla yarışılıyordu. Ancak işgal güçleri, ambulansların bölgeye ulaşmasına kasıtlı olarak izin vermedi. Saatlerce süren bu insanlık dışı engelleme, uluslararası hukukun nasıl hiçe sayıldığını bir kez daha gözler önüne serdi.
Ambulanslar Bekletildi, Yaralılar Riske Atıldı
Filistin Kızılayı'ndan yapılan açıklamaya göre, olay yerine ulaşmaya çalışan sağlık ekipleri İsrail askerleri tarafından uzun süre bekletildi. Yaralıların hastaneye nakli için gereken zaman kaybedildi. Bu, insani bir krizdi aslında – ve kasıtlı olarak yaratılmıştı.
Bölgedeki gözlemciler, İsrail güçlerinin bu tür engellemeleri son dönemde rutin hale getirdiğini söylüyor. Adeta bir sindirme politikası. Peki ama nereye kadar?
Uluslararası Tepkiler Bekleniyor
Olay, henüz uluslararası medyada yeterince yer bulamadı. Ancak insan hakları örgütleri, bu son saldırının bir an önce soruşturulması gerektiğini vurguluyor. İsrail'in işgal politikaları, her geçen gün daha fazla can alıyor – ve dünya sessizliğe bürünüyor.
Belki de en acı olan, bu tür haberlerin artık 'olağan' karşılanmaya başlaması. Oysa her bir yaralı, her bir engellenmiş ambulans, aslında bir insanlık ayıbı.
Filistin halkı, yıllardır süren işgal altında yaşam mücadelesi veriyor. Ve ne yazık ki, bu son olay da gösterdi ki, bu mücadele hiç bitmeyecek gibi duruyor.