
Gözlerini kan bürümüş İsrail, bu kez de Gazze'nin Han Yunus kentinde insani yardım çalışmaları yürüten Filistin Kızılayı karargahını hedef aldı. Bombaların düştüğü an, bölgede adeta kıyamet koptu.
Öyle bir saldırı ki, insanlık tarihinin kara sayfalarına bir leke daha eklendi. Sivillerin, yaralıların, çaresizlerin umudu olan bu merkez, bir anda cehenneme döndü. Neredeyse her gün yeni bir vahşetle sarsılıyoruz, ama bu son olay öyle içler acısı ki...
Kızılay Çadırlarına İsrail Bombaları
Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte başlayan saldırıda, İsrail savaş uçakları hiçbir uyarı yapmadan bölgeyi havadan vurdu. Çadır kentler, sahra hastaneleri, ilk yardım noktaları... Hepsi bir anda alevler içinde kaldı.
- En az 15 sivil hayatını kaybetti (resmi olmayan rakamlara göre bu sayı çok daha fazla)
- Onlarca yaralı var - ki bunların çoğu kadın ve çocuk
- Yardım ekipleri enkaz altında kalanları kurtarmaya çalışıyor
Bir Kızılay görevlisinin telefonla aktardıkları tüyler ürpertici: "Yaralıları taşırken üzerimize bombalar yağdı. Bu bir savaş suçu!"
Uluslararası Tepkiler Büyüyor
BM yetkilileri olayı "korkunç" diye nitelendirirken, Arap Birliği acil toplantı çağrısı yaptı. Türkiye'den gelen ilk açıklamada ise "Bu barbarlığın adı konmalı" denildi.
Peki İsrail ne diyor? Klasik açıklama: "Hamas unsurlarının bölgede olduğu istihbaratı vardı." Oysa bölgede tek bir silahlı militan görüntüsü yok. Sadece beyaz önlüklü doktorlar, kan içindeki sedyeler ve ağlayan anneler...
Dünya yine seyirci kaldı. Gazze'de her gün onlarca masum ölüyor ama uluslararası toplumun tepkisi hep aynı: "Tarafları sakin olmaya çağırıyoruz." Sanki bu bir sokak kavgasıymış gibi!