Ortadoğu'da barut fıçısı yeniden alev aldı. İsrail ordusu, hiç vakit kaybetmeden, Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye yönelik saldırı emrini verdi. Hedefte, içinde birden fazla kişinin bulunduğu bir araç vardı. Olay anını görenler, dehşeti anlatmakta kelimelerde zorlanıyor.
Ve sonuç? Tam bir trajedi. İlk belirlemelere göre, saldırıda bir kişi hayatını kaybetti. Kimdi bu kişi? Neden hedef alındı? Bu soruların cevapları henüz netlik kazanmış değil. Lübnanlı yetkililer konuya ilişkin resmi bir açıklama yapmaktan kaçınırken, İsrail tarafı ise olayla ilgili tipik sessizliğini koruyor. Bildiğimiz bir şey var: Sınır hattındaki gerginlik, yeniden kırılma noktasına doğru sürükleniyor.
Bölge sakinleri, o anları 'gökten ateş yağdı' diye tarif ediyor. Patlamanın şiddeti o kadar büyükmüş ki, kilometrelerce öteden duyulmuş. Araç ise neredeyse tanınmayacak halde. Enkaz yığınına dönmüş durumda. İnsanlar yeniden korku dolu günlere mi dönüyor? Cevap, maalesef evet gibi görünüyor.
Gerginlik Tırmanışta: Sırada Ne Var?
Bu, elbette, izole bir vaka değil. Son haftalarda İsrail ile Lübnan sınırında yaşanan gerilim adım adım tırmandı. Karşılıklı top atışları, hava ihlalleri derken, şimdi de hedefli bir saldırı. Uzmanlar, bu hamlenin bölgedeki gerilimi önümüzdeki günlerde çok daha tehlikeli bir boyuta taşıyabileceği konusunda uyarıyor. Kısacası, durum hiç de iç açıcı görünmüyor.
Peki, bu saldırı kimin için? Hesap sorulacak mı? Uluslararası toplum bu konuda ne diyecek? Bunların hepsi, cevabı merakla beklenen sorular. Bir kesim, bu saldırının bölgedeki diğer aktörlere gözdağı vermek amacı taşıdığını düşünüyor. Diğerleri ise işin içinde çok daha karmaşık hesaplar olduğuna inanıyor.
Sonuç olarak, Ortadoğu'da dengeler bir kez daha sarsıldı. Küçük bir kıvılcım, büyük yangınlara gebe. İnsanlar ise endişeyle gelişmeleri izlemeye devam ediyor. Umut, bu yangının büyümeden sönmesi yönünde.
