Terörle Mücadelede Kritik Viraj: 'Artık Geri Dönüş Yok' Diyen AK Parti'den Güçlü Mesajlar
Terörle Mücadelede Kritik Viraj: 'Artık Geri Dönüş Yok'

Güvenlik konusunda son dönemde yaşanan gelişmeler, Türkiye için adeta bir milat oldu. AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'in bugün yaptığı açıklamalar ise bu süreci tüm çıplaklığıyla gözler önüne serdi.

"Artık geri dönüş yok" diyor Çelik, ve ekliyor: "Bu işi bitireceğiz." Cümlelerindeki kararlılık, odadaki havayı bile değiştirecek türden.

Operasyonlar Tüm Hızıyla Sürüyor

Son dönemdeki operasyonların seyrine bakılırsa, söylenenler boş laflar değil. Kuzey Irak'taki Pençe operasyonlarından tutun da, sınır ötesindeki harekatlara kadar - her şey planlandığı gibi ilerliyor. Aslında daha da ötesi var: terör örgütünün elebaşlarına yönelik hedefli operasyonların sayısı son bir yılda neredeyse iki katına çıkmış durumda.

Peki bu ne anlama geliyor? Şu: Terör örgütü artık eski gücünde değil. Ve bunu herkes görüyor.

İstihbarat Zaferleri Konuşuluyor

Çelik'in üzerinde özellikle durduğu konulardan biri de istihbarat başarıları. "Son dönemdeki operasyonların başarısı, istihbaratın ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor" diye ekliyor. Gerçekten de, örgüt içindeki hiyerarşik yapının çözülmeye başladığına dair işaretler var.

Bir düşünün - daha dün sınır ötesinde etkisiz hale getirilen terörist sayısı açıklandı. Rakamlar konuşuyor: 200'ün üzerinde. Bu, tesadüf olamaz.

"Hedefimiz Net: Terörsüz Bir Türkiye"

Çelik'in konuşmasının en can alıcı noktalarından biri de hedeflerin netliği. "Terörsüz Türkiye hedefimize kararlılıkla ilerliyoruz" ifadesi, adeta her şeyi özetliyor. Ama bu hedefe giden yol nasıl şekillenecek?

  • Operasyonların temposu artarak devam edecek
  • İstihbarat paylaşımı ve uluslararası işbirliği güçlendirilecek
  • Terör örgütlerinin finans kaynakları kurutulacak
  • Sınır güvenliği teknolojik olarak daha da geliştirilecek

Bunlar sadece başlangıç. Çelik'in dediği gibi, "Yolumuz uzun, ama kararlılığımız tam."

Aslında durup şunu sormak lazım: Neden şimdi? Cevabı basit - Türkiye artık kendi güvenlik politikalarını belirleme konusunda çok daha bağımsız hareket edebiliyor. Uluslararası arenada saygınlığı artan bir ülke olmanın getirdiği özgüven de işin tuzu biberi oluyor.

Peki Ya Sonrası?

Terörle mücadelenin sadece askeri boyutu yok elbette. Çelik bunun altını özellikle çiziyor: "Güvenlik operasyonlarıyla birlikte, terörü besleyen sosyal ve ekonomik nedenleri de ortadan kaldırmak zorundayız."

Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da hayata geçirilen kalkınma projeleri, aslında bu bütüncül yaklaşımın bir parçası. Yatırımlar, istihdam olanakları, gençlere yönelik eğitim programları... Tüm bunlar, terörün beslendiği zemini kurutmak için atılan adımlar.

Sonuç olarak, Türkiye terörle mücadelede kritik bir eşikten geçiyor. Çelik'in ifadeleri, bu sürecin ne denli ciddiye alındığını gösteriyor. "Terörsüz bir Türkiye" hayali, giderek daha somut bir hedefe dönüşüyor.

Gerçekten de, belki de ilk kez bu kadar net ve bu kadar yakın görünüyor hedef.