Son dönemde gündemi sık sık meşgul eden o konu nihayet aydınlanıyor. Adeta bir satranç tahtasında hamlelerin belirlendiği gibi, terörle mücadele stratejisinin ana hatları çizildi. Kimilerine göre geç kalınmış bir adım, kimilerine göreyse tam zamanında atılmış bir hamle...
Komisyon Nasıl Bir Yol İzleyecek?
Şimdiye kadar kulağımıza çalınan fısıltılar resmiyet kazandı. Öyle ki, bu komisyonun çalışma prensipleri diğerlerinden farklı olacak gibi duruyor. Klasik 'rapor yazıp rafa kaldırma' yöntemlerinin dışına çıkılacak.
İşte dikkat çeken bazı başlıklar:
- Yerel dinamikler ön planda tutulacak (her bölgenin kendine has gerçekleri var sonuçta)
- Finans ağlarının kurutulması için sıra dışı yöntemler devrede
- Psikolojik harekat unsurlarına ağırlık verilecek
Bir yetkilinin dediği gibi: "Bu sefer işin şakası yok. Kökünü kazıyacağız derken boş konuşmuyoruz."
Uzmanlar Ne Diyor?
Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız güvenlik uzmanları ise ikiye bölünmüş durumda. Bazıları "Sonunda!" derken, diğerleri "Acaba yine aynı senaryo mu?" diye soruyor. Haklılar da - geçmişte benzer vaatler çok duyduk ama...
Ankara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Kemal Yılmaz'ın yorumu ise oldukça çarpıcı: "Bu seferki farklı. Çünkü artık elimizdeki veriler ve teknoloji 10 yıl öncesiyle kıyaslanamaz. Terör örgütlerinin dijital ayak izlerini takip etmek eskisi kadar zor değil."
Halkın Beklentileri
Sokaktaki vatandaşa sorduğumuzda ise cevaplar genellikle ortak: "Yeter artık!" Diyarbakır'da konuştuğumuz bir esnaf, "Bizim tek istediğimiz huzur. Çocuklarımız parkta oynarken endişelenmek istemiyoruz" diyor.
Peki bu plan gerçekten işe yarayacak mı? Cevabı zaman verecek. Ama şu kesin: Türkiye, terörle mücadelede yeni bir sayfa açıyor. Ve bu sayfa, belki de diğerlerinden çok farklı olacak...
